Önceki haberlerimizde gündeme getirdiğimiz Moldovya’da mağdur olan Türk isçileri yurda dondu.

Aralarında 27 Ünyeli isçinin bulunduğu 180 kişilik Türk işçi kafilesi, yapılan çalışmalar sonucunda Türkiye’ye döndü ama mağduriyetleri bitmedi.

Türk işçileri 12 gün aç susuz mağdur olarak kaldıkları Moldovya dönüşü, İstanbul’da havaalanında karşılaştıkları manzara karsısında isyan ettiler.

Mağdur olan işçilerin kameraya yansıyan görüntüleri ve şikâyetleri söyle;

“Burada havaalanında girişte polisler önümüze geçip bizden pasaport istiyor. Biz pasaport vermeyiz diye karşı çıktık. Adamlar resmen bizimle dalga geçiyorlar. Benim vergimle maaş alan polis memuru bana “benim için mi gittin, gitmeseydi” diyor. Ben Türkiye Cumhuriyeti polisinden böyle bir hakaret alıyorsan Türkiye Cumhuriyeti’nde yaşamanın bir anlamı kalmamış.”

” Konsolosumuzdan Allah razı olsun, bizi bu hale getirdi. Biz gittik durumu izah ettik. Bize gayet mağdur muamelesi yaptı ama gördüğünüz gibi pasaportlarımızı dekort vurdurmuş. Konsolosumuz oradan yollarken bizi bu hale getirdi. İki aydır mağduruz. Şuan buraya cebimizde beş kuruş parasız geldik. Basına sızdırmayalım diye bizi pist alanından ayrı bir kapıdan çıkarmaya çalıştılar. Bizde buna müdahale ettik. Bize bu durumu açıklamaya bir yetkili yok. 12 gündür biz orada esiriz, açız, susuzuz. -10 derece soğuk var.Sobamız yok, elektriğimizi, suyumuzu kesiyorlar, yiyecek yemeğimiz yok. Orada konsolosumuz var, müsteşarımız var, yarbayımız var ama konu bize geldiğinde hepsi mağduriyetimizi bildikleri halde arkamızdan iş çeviriyorlar.”

“180 tane vatandaşı için uçak kaldıramıyorlar. Şirketin ucak kaldırmasını bekliyorlar. 12 gündür orada esiriz. Aç susuz bekliyoruz. Burada girişte pasaportlarımıza bakıldı. Kaçak muamelesi görüyoruz. Bizi özel uçakla gönderiyorsun pasaportlara bakmanın, her kapıda sıkıntı yaratmanın alemi yok. bizim Devletimiz 180 vatandaşını 12 günde anca kurtarabildi. Şirket biletimizi kesti geldiğimiz uçağı bile şirket kaldırdı. Devlet bize sahip çıkmadı. Bizim konsolosumuz mafya ile karşı karşıya kaldığını söylüyor. Türkiye Cumhuriyeti bir mafya ile karşı karşıya kalacak kadar küçük değil.”

” Bugün buraya gelirken paramızdan vazgeçtik, vatanımıza geliyoruz dedik. 300 tane polis sanki biz vatan hainiymişiz, suç işlemişiz gibi karşıladılar. Uçakta bizden pasaport toplamaya kalktılar. Polislere haber gelmiş bunları kimse haber yapmayacak diye. Biz basımı çağırdık, herkese haber verdik ama buraya hiç kimseyi almadılar, kovdular. Bakanlığı en az 100 kere aradık bir tane geri dönen olmadı. Konsolosluğa bir tane Albay koymuşlar bizimle bir tek o ilgilendi. Oda defalarca aramayla. Bizim mağduriyetimiz Dışişleri Bakanlığı’ndan Türkiye Cumhuriyeti bütün yetkililerinden, bizden seçim zamanıot isteyipte 180 kişiyi Moldovya’da mağdur mahkum bırakanlardan.”