İstanbul Ticaret Borsası (İSTİB) Başkanı Ali Kopuz, Toprak Mahsulleri Ofisi (TMO) aracılığıyla destekleme alımı yaptığı 2017 yılında 770 bin ton kabuklu fındık rekoltesi olduğu halde fındık fiyatının serbest piyasada 9,5-9,8 liraya alıcı bulduğunu, bu fiyatın dönem kurlarıyla 2,6 dolar civarında olduğunu belirtti. 2018 Ağustos ayında ise bir önceki sezona göre çok daha az miktarda, 500 bin ton fındık rekoltesi gerçekleştiğini söyleyen Kopuz, şunları kaydetti: “Tam bu dönemde dış kaynaklı ekonomik saldırılar başlamıştı. Rekoltenin düşük olmasına rağmen bazı firmalar hükümetin destekleme alımı yapamayacağını öngörerek 11,25 lira fiyat açıklayarak üreticiden alım yapmaya başlamışlardı. Dönem kurlarıyla 1,6 dolarlık bu fiyat önceki yıla göre çok düşüktü. Ancak içinden geçilen zor sürece rağmen hükümetimiz, 2018 yılı fındık mahsulü için TMO aracılığıyla ekim ayında müdahale alımı yaparak köylünün fındığının çok düşük fiyattan satılmasını engellemiş oldu. Böylece fındık fiyatlarının gerçek değeri olan 15,00-15,50 lira seviyelerine gelmesi sağlandı. Neticede üreticimizin emekleri zayi olmadı. Ancak görüyoruz ki ağustos ayında hasadı yapılmaya başlanan ürünü, nisan ayında satmaya başlayıp rant elde edeceğini düşünen bazı firmalar, fiyatın düşmesi için TMO’ya elindeki stoku satması yolunda baskı yapmaktalar. Fındığın bazılarının kârı uğruna değerinin altında satılması üreticilerin emeğinin hiçe sayılması demek olacaktır.”

İhracata katkısı arttırılmalıdır

2019 yılı için koyulan bir ihracat rekoru hedefi olduğunu kaydeden Kopuz, “Fındığın değerini bulmadan satılmaması gerekiyor. Bu yıl yeni bir rekor kırmak istiyorsak, ihracat gelirimizin önemli bir kısmını oluşturan göz bebeğimiz fındığın genel ihracattaki katkısının arttırılması elzemdir. Bu noktada TMO’nun piyasayı düzenleme görevini yerine getirerek, nisandan önce satış yapmaması ve elindeki ürünü belirli aralıklarla piyasaya sürmesi gerekmektedir.” diye konuştu.