Yeniden Refah Partisi Ünye İlçe Başkanı Hayati Balcı, Ünye’nin tek ulusal yayın yapan kanalı A52 TV’de her çarşamba akşamı saat 20.00’da izleyicilerle buluşan Panorama programına konuk olarak katıldı.
Moderatörlüğünü İrfan Çavuşoğlu’nun yaptığı programda konuşan Yeniden Refah Partisi Ünye İlçe Başkanı Hayati Balcı dikkat çekici açıklamalarda bulundu.
Erkek Ve Kadın Eşit Olmalı
İrfan Çavuşoğlu’nun sorularını yanıtlayan Balcı açıklamalarında şu başlıklara yer verdi;
6284.maddede ilgili kanunla biz bunu anlattığımızı düşünüyoruz. Ancak yanlış anlatımlara da sebep olmuş ya da isteyerek bunlar halkımıza yanlış anlatılmış olabilir. Bizim orada anlatmak istediğimiz 6284.maddeye tamamen yasadan kaldıralım değildir. Biz sadece orada erkeklerin de hakkının aynı zamanda kadınların da hakkının korunması gerektiğini anlatmak istemiştik.
Örnek vermek gerekirse erkek de kadın arasında aile arasında olan bir kavgada farklı bir sebepten dolayı birbirlerine mahkemeye verdiklerinde veya şikayetçi olduğunda burada sadece kadının söyledikleri esas olarak alındığından dolayı bunun düzeltilmesi gerektiğini anlatmaya çalıştık. Bir aile kavga edince bayanın eşin karakola verdiği ifade gerekçe olarak esas olarak alınıyor sadece erkeğin söylediği dikkate alınmıyor. Burada belki de dedik erkek haklı belki de eşi haksız onun düzeltilmesi gerektiğini söyledi sadece burada kötü bir anlamda bir şey söylemedik kadınların hakkı korunmasın demedik. Sadece ikisinin de haklarının ortak oranda korunması gerektiğini anlatmaya çalıştık. 6284 de kadının verdiği ifade esas alınıyor. Biz bunun erkeğinde ifadesine başvurulması gerektiği manasında anlattık ama bu yanlış anlaşıldı.
Günaha Ortak Değiliz
20 yıllık günaha ortak olmadığımızı düşünüyoruz. Bizim o zaman ittifaka girmemizin tek sebebi ülkemizin çıkarına, yararına 30 madde var. Cumhurbaşkanımıza bizzat iletilmiş AK Parti hükümetini bizzat iletilmiştir. Bu maddelerin kabulü karşılığında ittifaka girdik ve maddenin hiç birinde bizim partimiz adına bir çıkar yoktur. Sadece Ülkemiz çıkarına maddelerdir. Ak partinin bu maddelerini yerine getirebileceğini düşündük bu maddeler karşılığında ittifaka girdik. Bizimde genel Başkanımızın ve partimizin amacı Ülkenin kalkınması olduğundan dolayı biz partimiz adına şunu demiyoruz genel başkanımız Fatih Erbakan Ülkenin başına gelsin, Ülkemiz refaha kavuşsun. Ancak biz gelene kadar partinin başında olan kişilerde bu maddeleri hayata geçirirse zaten Ülkemiz kalkınacaktır. Bu maddelerden dolayı ittifaka girdik biliyorsunuz ki bu maddeler yerine getirilmediği içinde şuan ittifaktan ayrılmış durumdayız. Kendimiz hiç bir partiden destek almadan kendi logomuzla kendi gücümüzle Ülke genelinde 2.90 bir oy aldık ve 5 tane milletvekilini meclise soktuk. Biz kendi gücümüzü görmek istedik ve diğer partilerin hepsinin toplamından daha fazla oy aldık.
Sözler Tutulmadı
5 Ayda seçimden önce verilen sözlerin çoğu yerine gelmedi. Zaten bazı yapılan yapılması gerekenleri genel başkan sürekli yerine getiriyor. Emeklilere, memurlara ve asgari ücrete yapılacak zamlar bunların hepsini sürekli dile getiriyor. Gençlere verilen sözler şuan hiçbiri yerine gelmiş değil söylentiler var konuşulanlar var ama icraat yok. Genel başkanımız bununla ilgili sürekli meclise önerge veriyor. Cumhurbaşkanımızda mart seçiminden sonra her şey çok güzel olacak diyor.
Yerli Üretime Destek Verilmeli
Ülkemizde ne yazık ki son 2 yıldır Pandemiden bu yana hiçbir şey aynı yerinde kalmıyor. Seçimden sonra gıda fiyatları %100’e varan oranlarda artış gösterdi. Temizlik ve gıda fiyatları aklınıza ne gelirse kullandığımız telefondan oturduğumuz masa sandalyeye kadar hepsini zam geldi hepsinin fiyatları yükseldi. Son dönemlerde nedense hem Kur’un yüksekliğinden özellikle temizlik fiyatı daha çok yükseliyor. Burada genel Başkanımızın Cumhur ittifakına sunduğu 3. maddeyi ele almak istiyorum. Enerjide yerli kaynakların kullanılması enerji santralleri ve üretim yapılması ve üretimde yerli aramaları ve hammadde kullanılmasının teşvik edilerek dış ticaret açığını düşürülmesi. Ülkemiz ‘de yerli ürün kullanamıyoruz. Bugün Tarım Kredi Kooperatifleri çiftçinin yetiştirdiği buğdayı almazken yurt dışından Rusya’dan Ukrayna’dan buğday ithal ediyor. Ama 7 liraya 6 liraya çiftçinin buğdayını almıyorlar biz iç piyasadan 17 liraya buğday alıyoruz. Çiftimizi değerlendirmiyorlar. Üretimi kısıtlıyorlar. Çiftçimiz bu sene satamadığı buğdayı bir sonraki sene neden yapalım para kazanamadım diye üretmiyor. Bu sefer dışa bağımlı kalıyoruz. Sonra Yahudi ürünlerini boykot edelim diyorlar. Kullandığımız evimize götürdüğümüz ürünlerin ℅80 i Yahudi ürünleridir. Sizin bilmedikleriniz bir çok Yahudi ürünleri ve Yahudi ortaklığı var. Bugün x bir bisküvi markasının karşısına yerli üretim farklı bir marka olan bundan 10 veya 5 yıl önce kullandığımız bir marka Karsa çıkıyor başka zengin bir Yahudi onun markasını satın alıp diskalifiye ediyor. Bunun için Devletin yerli ürünleri yerli üretimleri yerli üreticilere destek vermesi gerekiyor ki biz bu Yahudi ürünlerini almayalım.
Neden yurt dışından ithal ediyoruz da yerli buğdayımızı kullanmıyoruz. Bizim buğdayımız Konya ovası bomboş duruyor. Üretim için çiftçiyi teşvik etmezsen çiftçi üretmez. Fındık fiyatını düşük bulursak bize zarar ettirirse bir sonraki sene köylü değer görmeyince neden fındık üretsin çiftçi neden buğday üretsin. Ürün değerinde alınmıyor yerli malı sahip çıkılmıyor.
Tarıma Destek İstiyoruz
Devlete sunduğumuz 9. maddemizde Tarımsal kotaların kaldırılması var. Dünya genelinde yeni tarım anlaşmalarımız ve yeni kotalarımız var. Şu kadar buğday ekebilirsin ve şu kadar fındık dikebilirsin. İklim anlaşması bu anlaşma kabul edilirse. İklim anlaşması buna karşı çıkan tek Partiyiz. İklim anlaşmasında sen istediğin şekilde dikemezsin, üretemezsin ve yapamazsın yani seni dışarı bağımlı kalmayı zorluyorlar. Biz Dünya’nın en büyük tarım Ülkeleri’nden biriyiz. Neden biz kendi ihtiyacımızı üretemeyelim veya neden biz ihracatçı olmayalım. Maalesef çiftçiye verilen destek çok az ondan dolayıda fiyatlarımızda yüksek kalıyor.
Partimiz Görev Verirse Kabul Ederiz
Genel başkanımızın söylemi 81 İl ve tüm ilçelerde kendi adayımızla yola devam edeceğiz. Son konuşmasında sadece İstanbul ve Ankara’yla alakalı ittifak olabilir diye konuşmuştuk. Tabii ki Cumhur ittifakıyla onun dışında başka bir şey söz konusu olamaz. Ama bize gelen bilgi bütün İl ve İlçelerde kendi adayımızla hareket edeceğiz tıpkı Milletvekilliği seçimlerinde olduğu gibi her yerde adayımız olacaktır. Şuanda net bir adayımız yok. Genel merkez bize bir görev verirse bizde sırtımızı dönemeyiz.
Sorunlar Bitmeli
Mevcut belediye başkanımız da elinden geleni yapıyordur yapmaya çalışıyordur yapılan eksikler tabii ki var. Ama baktığınız zaman yollarımızla alakalı bir sürü sıkıntılar var. En basitinden Kültür Sarayı var. Cumhurbaşkanlığı seçimlerinden önce de 28 Mayıstan öncede o zamanki kültür bakanımız biliyorsunuz hemen seçimden sonra başlayacağına söz vermişti. Şuanda bakıyoruz hala aktif bir çalışma yeni yeni başladı. 8 Aydır biteceğini söylüyorlar. Sonuç itibari ile Ünye’ye faydalı olsun diye bir şeyler yapma peşindeyiz. Ünye’miz kazansın bunu kimin yaptığının bir önemi yok. Bizi amacımız hedefimiz yeter ki Ünye iyi yerlere gelsin, kazansın Ünye’deki insanlarla esnaflarla huzur içinde hepimiz yaşayalım. Kültür merkezi ve çevre yolumuz var hala hızlı ilerleme bir çalışma yok. Zaten kışa giriyoruz bu şekilde giderse ne zaman ilerleyecek. Ancak şuanda yapılanlar yoldaki trafiği oradaki insanları huzursuz eden türden şeylerdir. Mahalle arasındaki yollarımız var. Pazarcı esnafının sıkıntısı devam ediyor. Kapalı pazarın olmaması orda maalesef ki bu kışın ırmak kenarından gelen soğuktan da etkilenecekler. Bu tip sorunlar zamanla hallolur diyorum.
Belediyecilik Bizim İşimiz Olmalı
Yerel belediyeciliğe milli görüş gelmelidir. Milli görüşlerin yerel yönetimlere gelmesi neyi değiştirecek. Ünye’de kaliteli hizmeti getirecek, hırsızlığı yapmayacak ,boşa giden parayı kısacak, boşa giden makam arabaları, boşa harcanan bir sürü karşılama programları bunun gibi vesaire boşa harcanan bütün paranın musluğunu Milli Görüş kısar. Biz israfa karşıyız boş yere harcanan bir sürü para var bunların kısılması israf olmaması gerektiğini düşünüyoruz. Sadece Ünye Belediyesi değil bütün belediyecilikler ‘de bir sürü israf var. Bu israf kısıldığında bile bir sürü gelir elde edilir.
Büyükşehir belediyesi olmamız Atatürk parkı hariç bizim kıyıdaki bir çoğu işletmelerimizi elimizden aldı. Onun dışında Ordu Büyükşehrin bize getirdiği bize extra kattığı bir şey olduğunu ben görmedim. Ama büyükşehir olduktan sonra elimizden çok şey aldılar.
Biliyorsunuz Niksar caddesi ırmak tarafında arkada gidişli gelişli bir yol var. Halada geliş tarafı yapıldı ama gidiş tarafı hala yapılamadı. Orayla ilgili Bayramca’dan sonra bir sorun var galiba hala çözülemedi. Orası biraz rahatlatacağını düşünüyorum. Birde alt geçitlerin trafiği rahatlatacağını düşünüyorum. Bununla alakalı sağlık ocağının oradan hamboğazına kadar bir alt geçit yapılabilir. Sahil yolundan bir alt geçit yapılabilir ve oradaki yaya sorununu çözer. Üst geçitlerimiz çok eksik. Gün geçtikçe araçlar da çoğaldığı için özellikle Niksar caddesinde okul saatlerinde çok tıkanıklık oluyor.
İl Olmayı Hakediyoruz
Ünye il olma kapasitesi olan bir ilçedir. Geçmişten beride bunu hak eden bir konumdadır. Buna destek veren siyasetçilerimiz maalesef yok. STK başkanımız, bazı başkanlarımız özelikle İrfan başkanımız Murtaza başkanımız da uğraşıyor yeterli gelmiyor sanırım. MHP genel başkanımız Devlet Bahçeli’nin de bununla ilgili bir söylemleri vardı. Benim bildiğim kadarıyla ancak şuan bir ilerleme söz konusu değil ama ben Ünye’nin İl olması gerektiğini sonuna kadar hak ettiğini düşünenlerdenim. Umarım seçim öncesi Cumhurbaşkanımız bir sürpriz yapar.
Genel Başkanımız Fatih Erbakan rahmetli hocamız Necmettin Erbakan’ın yolundan sapmadan ilerlemektedir. İttifaka girmemizin sebebini de söylemiştim. Bu 30 maddenin hayata geçmesi demek Ülkemizin refaha kavuşması ve büyük bir yol kat etmesi anlamına geliyor. Bu maddelerin hayata geçmesi sözünü aldığı için ittifaka katıldı. Necmettin Erbakan hocamız nûr içinde yatsın şuan ki siyasi büyüklerimiz için Cumhurbaşkanımız, Abdullah Gül veya diğer öğrencileri için hepsi biliyorsunuz ki onun öğrencileriydi hepsi benim evlatlarımdır. Bayramda gelirler elimi öperler elimi öptürürüm ancak gittikleri yol yol değildir demişti. Genel başkanımızda babasının yolundadır. Yolunda asla zerre kadar sapma olmaz sadece Ülkemizin çıkarları açısına bir şeyler yapar. Kesinlikle kendi çıkarları adına partimizin çıkarı adına hiçbir şeyi kabul etmez. Sadece Ülke çıkarlarını düşünen genel başkanımız vardır.
-100. Yıl Kutlama Erkinlikleri Ertelenmeli
Ülkemizin 100 yılının herkese hayırlı olmasını temenni ediyorum. Cumhuriyetimizin kuruluşunun 100. yılını tabii ki coşkuyla kutlayacağız ancak Gazze’de masum sivil kardeşlerimiz ölürken bizim burada kutlama yapmamız etik olmaz. Bir çocuğun duyuramadığı feryadı biz bütün dünyaya duyurmak zorundayız. ‘Katilsin İsrail’ diyoruz ve Cumhuriyetimizin 100. yıl kutlama etkinliklerinin ertelenmesi gerektiğini doğru buluyoruz.
-Dinimize Saygısı Olmayan Bir Ülkenin Bize De Saygısı Olmaz
İsveç’in NATO üyeliği ile ilgili şunu söylemek istiyorum. Bizim değerlerimize saygısı olmayan, Kur’an-ı Kerim bize hakaret eden bir ülkenin bizimle aynı masada oturması bizim için kabul edilemez. Bu anlamda meclise bununla ilgili bir önerge ile gidilecektir. Kesinlikle aynı masada bulunmayacağımızı bildireceğiz. Dinimize saygısı olmayan bir ülkenin bize de saygısı olmaz. Onlarla aynı masada oturmamız mümkün değil.
-Hiçbir Müslüman Ülkesi İsrail’e Dur Demiyor
Maalesef hiç bir Müslüman ülkesi İsrail’in Gazze’ye yaptığı acımasız zulme sesini çıkarmıyor. Kimse bu savaşa dur demiyor. Genel başkanımızın bu konu ile ilgili Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı Numan Kurtulmuş’a sunduğu bir önerge var. Yani partimiz bu zulme sessiz kalmıyor. Savaşın her türlüsü kötü. Masum çocukların öldürülmesi hiçbir dine mensup kişiye zevk vermez. Maalesef ki İsrail şu anda masum çocukları öldürüyor. Hiçbir ülkede buna dur demiyor. Bu konuda genel başkanımız elinden gelen çabayı sarf ediyor ama nedense bir türlü aksiyona geçemedik. Necmettin Erbakan hocamızın da dediği gibi ‘İsrail ancak aksiyondan anlar’. Bu anlamda ben ülkemizi bir an önce harekete geçmeye davet ediyorum. Biz gidip savaşalım demiyoruz ancak oradaki sivil halk koruma amaçlı elimizi taşın altına koymamız gerekiyor. Hatta sadece bizim değil bütün Müslüman ülkelerinin bunu yapması lazım. Bu konuda Türkiye’nin öncülük yapması gerekiyor.
-İsrail’i Kınamak Çözüm Değil
Rusya bile Filistin’in 1963’teki sınırlarına geçmesini söylüyor ve Filistin’e destek veriyor. Ama biz bu kadar bile açık sözlü olup Filistin’e destek veremiyoruz. Sadece şiddetle kınıyoruz ama bu bir çözüm değil. Necmettin Erbakan hocamızın da dediği gibi İsrail ile barış olmaz, onlar barıştan anlamaz, güçten zordan savaştan anlar, onlara anladıkları dilden hitap etmek zorundayız. Başka türlü İsrail durmaz.
-Türkiye’de Savaşın İçine Çekilmeye Çalışılıyor
İsrail’in bu zulmü sadece Filistin meselesi değil aslında bir Ortadoğu meselesidir. Türkiye’de bu savaşın içine çekilmeye çalışılıyor. Bu 3 Dünya Savaşı’na hazırlık mıdır bilmiyorum. Türkiye bu savaşın içine girmeden oradaki sükuneti sağlamalı. Eğer bir savaş çıkarsa coğrafya değişebilir. Belki Türkiye’nin sınırları da büyüyebilir ama ne olursa olsun savaşa karşıyız. Savaşın çıkmaması en büyük temennimiz.
-Ülkemizdeki Mülteciler Birleşse Seçim Kazanır
Hatay Reyhanlı Belediye Başkanı yaptığı bir konuşmada ‘bugün seçim olsa ve Suriyeliler seçime katılsa burada belediye başkan adayı çıkarıp kazanırlar’ demişti. Ülkemizdeki Suriyeli göçmenler hakkında söylenen bu söz bence yeterli. Yarın Suriyeli ya da diğer mülteciler hepsi birleştiğinde bir seçim kazanır. Biz ülkemizde bu kadar fazla mülteci olsun istemiyoruz. Hepsi Müslüman kardeşlerimiz olabilir ancak kendi ülkelerinde güvenli yerlere yerleştirilip oralarda yaşamaları sağlanmalıdır. İçimize bu kadar mülteciye girmesi bence doğru değil. Aynı şekilde Filistin’den gelen ya da gelebilecek masum halka da kapılarımızı açabiliriz ancak onları şehir şehir her yere dağıtmadan, ülkemizin güvenli bir kısmında savaş bitene kadar misafir edebiliriz.
-Asgari Ücrete Ve Emekliye Gelen Zam Enflasyona Yenik Düşüyor, Hükümet İşvereni De Desteklemeli!
Şu anda 7500 TL gibi komik bir rakamla emeklinin geçinme ihtimali söz konusu bile değil. 7.500 TL gibi bir rakam şu anki piyasada ve pahalılıkta mutfakta harcanıyor. Genel başkanımız da her defasında emeklinin ve asgari ücretlinin maaşının artması konusunda talebini dile getiriyor. Hükümet de aslında bununla ilgili çalışıyor ancak verilen zamlar yeterli gelmiyor. Mesela şu anda asgari ücretin 17.000 TL civarına çıkması söyleniyor ancak bu bir çözüm değil. Asgari ücreti 25.000 TL de yapsanız aynı orantıda fabrikacı ürünlere zam yapıyor. Bunun sebebi iş gücünün maliyetinin artmasıdır. Yani asgari ücretliye ya da emekliye gelen zam enflasyona yenik düşüyor. Genel başkanımız bu konuda şunu söyledi, asgari ücretliye zam yaparken aynı zamanda esnafı da desteklemeniz gerekir ki esnaf ürününe zam yapmadan ayakta kalsın. Emekliye ve asgari ücretliye gelen zam hiçbir zaman çözüm olmayacak.
-Genel Başkanımızın Öncülüğünde Konya’da Filistin İçin Miting Düzenlendi
Genel başkanımız Fatih Erbakan’ın öncülüğünde Konya’da geniş katılımlı bir miting düzenlendi. Ben işlerimden dolayı maalesef bu mitinge katılamadım. Bu mitingde Hüdapar Genel Başkanı da vardı. Bu mitingde genel başkanımız Filistin’e destek verilmesi ve bir güvenlik koridorunun oluşturulması gerektiğini anlattı ama tabii bu miting çözüm olmadı.
-Fatih Erbakan 11 Kasım’da Ordu’da
Genel Başkanımız Anadolu ziyaretleri kapsamında bütün Türkiye’yi dolaşıyor. Allah izin verirse 11 Kasım’da Ordu’da olacak ve Ünye’mizi de ziyaret edecek. Buradan bütün halkımıza sesleniyorum, hep birlikte gelin genel başkanımızı karşılayalım. Biz ülke sevdalısı bir partiyiz. Genel başkanımız Fatih Erbakan’ı karşılamaya hiçbir partiyi ayırt etmeksizin herkesi davet ediyorum.
-11.400 TL Altında Personel Çalıştıran İşverenleri Şikayet Edin
Asgari ücretin 11.400 TL olduğu ve insanlara yetmediği bu dönemde 7-8.000 TL’ye işçi çalıştıran her kim varsa şikayet edin. İşsiz kalmaktan korkmayın. Zaten vatandaşı 11.400 TL ye geçinemiyor. Buna rağmen 8000 TL’ye işçi çalıştıran işverenlerin vicdanlarını anlayamıyorum. Lütfen bu insanları şikayet edin Eğer işsiz kalırsanız gelin ben size iş bulmanız konusunda yardımcı olacağım. Eğer siz şikâyet etmekten korkuyorsanız gelin bana söyleyin ben şikayet ederim. Bu yapılan ananen emeğin çalınmasıdır, hırsızlıktır. Peygamber efendimiz bile çalışanın alnındaki terk kurumadan emeğinin hakkını vereceksiniz diyor.
-Şu Anda 2. OSB’yi Açmış Olmayı Temenni Ederdik Ama 1. OSB’yi De Kuramadık
Ünye’de organize sanayimiz maalesef halen bitirilemedi. Organize sanayimiz hayata geçtiğinde yeni iş sahaları oluşturulacaktır. Ama biz şu anda bu organize sanayinin ikincisinin olmasını temenni ederdik. Ama biz daha birinciyi de kuramadık. Bunlarla ilgili bizim planlarımız projelerimiz var. İnşallah bizim dönemimizde bu sorunlar ortadan kalkacak. Zamanı geldiğinde inşallah kimseye Ünye’de işsiz bırakmayacağız.
-Ünye’ye Gıda Borsası Ve Toptancılar Sitesi Kurmak İstiyoruz
Ünye’deki gıda toptancıları da artık gitmeye başladı. Mesela iki tane toptancı arkadaşımız Terme sınırlarına yerleşti. Bu konuda belediye bize yardımcı olup yer göstermiyor. Biz hep Ünye’ye bir gıda borsası ve toptancılar sitesi kuralım, iş sahası açalım istedik. Çünkü yüzlerce kişi çalışacaktı. Bununla ilgili de bir yer bulamadığımız için mahalle aralarında sıkışan toptancılar müsait yer buldukça Ünye’den gidiyor. Ünye’ye sebze hali tarzında bir gıda hali de açılması gerekiyordu. Biz girişimlerde bulunduk ama yapamadık. Bize hep siz yer bulun biz yardımcı oluruz dediler. Yer bulsak zaten biz kendimiz hallediyorduk.
-Tarım Kredi Kooperatifine Verilen Desteği Biz De Almak İstiyoruz
Biz Ünye’de doğduk Ünye’de büyüdük. Ünye için elimizden ne geliyorsa yapmaya hazırız. Asıl mesleğim gıda toptancısıyım. Ünye’de bir sürü esnaf kardeşimiz var. 2 yıl öncesinde gıda işiyle uğraşan 691 esnaf vardı. Ulusal marketlerden dolayı bunların sayısı her geçen gün azalıyor. Cumhurbaşkanımız geçenlerde ‘Ulusal marketlere sesleniyorum %50 indirim yapın’ diye bir açıklama yaptı. Tarım kredi biliyorsunuz ki devlet destekli bir market ve geçen yıl uygun satıştan dolayı zararını devlet karşıladı. Bizim 27 TL’ye mal ettiğimiz mercimeği tarım kredi kooperatifi 21 TL’ye satıyor. Bunun nasıl satıldığını açıklamalarını istiyorum. Bu satışın zararını devlet karşılıyorsa bu destekten biz Ünye’deki esnaflar da faydalanmak istiyoruz.” Dedi.