Emek Partisi hükümetin açıkladığı tasarruf politikasının işçi ve emekçileri daha da yoksullaştıracağını anlatan bildiri dağıttı.
Halka gerçekleri anlatmak için bildiri dağıtımı yaptıklarını belirten Emek Partisi Altınordu İlçe Başkanı Yusuf Kaya, “Hükümet, enflasyonu engellemek bahanesiyle bir tasarruf açıklaması yaptı. Ancak yapılan açıklama her zaman olduğu gibi işçi ve emekçilerin boğazını sıkmaya yönelik. Kamu hizmetlerinden kısıtlama, personel alımının durdurulması yanında dikkat çeken kamuda kullanılan araçlarda kısıtlamaya gidilmesinin arkasında aslında işçi ve emekçilerin maaşlarında artış konusunda kısıtlamaya gidileceğinin sinyalleri verilmektedir. İşçi ve emekçilerin ek zam taleplerinin, temmuz ayındaki maaş artışlarının önü kesilmek isteniyor.” dedi.
Tasarruf halkın ekmeğinden olmaz
Parti olarak enflasyonun asgari ücret ve maaşlardan kaynaklanmadığını her zaman söylediklerini vurgulayan Kaya, “Enflasyonun nedenini bilinçli olarak asgari ücretin ve maaşların yüksekliğinden olduğu yanılgısı yaratılmaya çalışılıyor. Oysa dikkat edilirse asgari ücret ve maaş artışları oluşan enflasyona göre belirleniyor. Demek ki neden işçi ve emekçilerin ücretleri değil, sermayenin aşırı kar edişi ve devletin sermayeye yönelik sağladığı ekonomik kolaylıklardır. Bu nedenle tasarruf adıyla halkın ekmeğiyle oynamaya son verilsin. Bu gerçeği anlatmak içinde bildirilerimizi dağıtıyoruz.” dedi.
Halktan değil sermayeden alın
Kaya, asıl sorunun sermaye gruplarına tanınan olanaklar olduğunu belirterek, “Devlet sermaye gruplarının vergisini siliyor, işçi sigortalarını ödüyor; yap-işlet-devret modeliyle sermayeye para aktarıyor. Enflasyondan kurtuluş için istisna, muafiyet, teşvik adları altında bu yıl sermaye gruplarından alınmayacak olan 2 trilyon liranın üzerindeki vergi alınsın; köprü, otoyollar başta olmak üzere yerli-yabancı tekellere ödemeler durdurulsun, verilen bütün garantiler ve tanınan ayrıcalıklar iptal edilsin; servet vergisi uygulansın; ücretlere ek zam yapılsın; günde 7 saat, haftada 35 saat çalışma ve hafta sonu tatil hakkı tanınsın.” dedi.
