Ordu Valiliği Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı tarafından ‘Sünnet Şöleni´ düzenlendi.
Ordu Kültür Sanat Merkezi´nde gerçekleştirilen ‘Sünnet Şöleni’ne, Vali Seddar Yavuz ve eşi Selda Yavuz, Vali Yardımcısı Ahmet Arık, İl Jandarma Komutanı Albay Tolunay Başer, Altınordu Kaymakamı Niyazi Erten, İl Müftüsü Mürsel Öztürk, Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı Müdürü Levent Özsoy, Vakıf Mütevelli Heyeti, işadamları, bazı daire müdürleri ve sünnet ettirilen çocukların aileleri 
katıldı.
Ordu Kültür Sanat Merkezi´nde gerçekleştirilen program öncesi, Ordu Kültür Sanat Merkezi önünden başlayarak Güzelyalı mahallesinde son bulan bir şehir turu yapıldı.
Vali Seddar Yavuz makam aracını sünnet çocuklarına verdi. Makam aracına binince sevinç çığlıkları atan çocuklar, kendilerine makam aracını tahsis eden Vali Seddar Yavuz´a teşekkür etti.
Şehir turunun ardından, Ordu Kültür Sanat Merkezi´nde gerçekleştirilen programa geçildi. Ulu Cami İmam Hatibi Mustafa Özgen’in Kur´an-ı Kerim okuması, İl Müftüsü Mürsel Öztürk´ün sünnet duası ile başlayan programda konuşma yapan Vali Seddar Yavuz, “Hepimizin bildiği gibi insan hayatının önemli dönüm noktaları vardır. İnsanlar önce nişanlanırlar, sonra evlenirler, sonra ilk çocuğunun heyecanını yaşarlar, kucaklarına çocuklarını aldıklarında büyük bir mutluluk duyarlar. Anne-baba olmanın vermiş olduğu 
mutluluğu, bu dünyada verebilecek başka bir şey var mıdır bilmiyorum. Evlat için ‘cennet kokusu’ derler. Evlatlarımızı gerçekten cennetten bir koku gibi bağrımıza basarız ve gözümüzün nurudur onlar. İşte en güzel günlerden bir tanesi de, çocuklarımızın erkekliğe ilk adımı attığını kabul ettiğimiz, Hz Peygamber’imizin sünnetini yerine getirmesi. Esasi itibariyle sünnet, dini bir vecibedir. O yüzden Kur’an-ı kerim tilaveti ile programımıza başladık. Dini vecibeler, dini geleneklere göre icra edilmektedir. İnşallah böyle güzel günlerde damatlıklarını da, daha sonra torunlarınızı inşallah kucaklarınıza almayı nasip etsin, Bu yavrularımız, inşallah başta sizlere, sonra Aziz Türk Milletine, İslam’a ve insanlığa hayırlı birer insan olur” dedi.
“Bizim en önemli tasavvurlarımızdan bir tanesi insan tasavvurudur” diyerek, konuşmasını sürdüren Vali Yavuz, “Türk ve İslam medeniyetini bana tanımla deseler, birincisine insanı yazarım. Çünkü, insan en güzel surette yaratıcının yarattığı mükemmel varlıktır. O yüzden biz insana 
saygı gösteririz. İnancı, etnisitesi ne olursa olsun, insan bizim için saygıya değer bir varlıktır. İkinci önceliğimiz İslam’dır, Müslümandır. Dünyanın neresinde bir Müslüman eziyet çekiyorsa, bir sorunu varsa, biz oraya koşarız. Ama sadece Müslümanlara koşmayız. Başka inançları olan insanlara da koşarız. İşte Rabbimizin bize bin yıldır büyük bir imparatorluk bahşetmesini, dünyayı yönetme fırsatı vermesinin en önemli sebebi budur. Bunlar yeterli mi? Elbette yetmez. Bunun üzerine neyi koymamız gerekir? Sevgiyi koymamız gerekir. Türk kültür ve medeniyetini bir cümle ile tanımla deseler, ben Türk kültür ve medeniyetini sevgi ile tanımlarım. Sevgi yeter mi? Yetmez. Herkese adalet. Benim gibi düşünen-düşünmeyen, Müslüman-gayrimüslim, her ne olursa olsun insan hakkına saygı. Dolayısıyla hakkı teslim etmek gerekir. Eğer hakkı teslim edemiyorsanız, birey olarak da, devlet olarak da başarılı olamazsınız. O yüzden bizim yeni baştan medeniyetimizi öğrenmeye, özümüze dönmeye ihtiyacımız var. Aslında en büyük zenginlik, medeniyet değerlerimizden beslenmektir. Sanıldığı gibi paranızın, pulunuzun olmaması sizi yoksul kılmaz. Ama değerlerinizden yoksun olmanız, sizi gerçekten yoksul kılar” diye konuştu.
Konuşmasında, anne-babalara çocuklarını iyi yetiştirmeleri konusunda bazı öğütlerde bulunan Vali Yavuz, “Lütfen, çocuklarınızı değerleriyle buluşturun. Lütfen, çocuklarınıza din eğitimi verin. Lütfen, çocuklarınızı iyi arkadaşlarla arkadaşlık ettirin. Lütfen çocuklarınızı sokağa yalnız salmayın. Çocuklarınızın kiminle arkadaşlık ettiğine lütfen dikkat edin. Çocuğunuzun nerde olduğunu lütfen merak edin. Eğer bunları yapabilirsek, bu toplum başarılı olur. Aksi takdirde, film izler, sohbet eder, çocukların nerde olduğunu kimse bilmez. Bu çağın en büyük 
hastalığı iletişimsizlik, sevgisizlik ve güvensizlik. Lütfen bu 3 hastalığa kapılmayın. Bu çağın 3 hastalığına yakalanmayanlar, mutlu ve huzurlu olur. Bu 3 tane hastalığı barındıranlar da makamları, mevkileri ne olursa olsun huzursuz olurlar” şeklinde konuştu.
Vali Seddar Yavuz, konuşmasının son bölümünde sünnet şölenine katkıda bulunanlara teşekkür ederek, şunları kaydetti:
“Bu sünnet şöleni, elbette Valiliğimizin organize ettiği bir organizasyon. Ancak, hayırseverlerimizin katkısıyla yürüttüğümüz bir çalışma. Dolayısıyla bu organizasyona katkı sunan bütün hayırseverlerimize ayrı ayrı teşekkür ediyorum. Allah hayırlarını kabul etsin.”
Program, geleneksel sünnet şöleni ve iyilik hareketi projesine katkıda bulunan hayırseverlere Vali Seddar Yavuz’un teşekkür belgesi takdimi ile devam etti.
Ordu Valiliği Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı tarafından düzenlenen ‘Sünnet Şöleni´nde sünnet olan çocukları temsilen Yasin Durmaz, Eymen Arslan, Yiğit Eymen Bilgin ve Mert Topaloğlu’na da çeşitli hediyeler verildi.
Sünnet Şöleni, verilen yemek ikramının ardından sona erdi.
