BEM-BİR-SEN ORDU İL BAŞKANI RAHMİ ÇAKAR: “KANLA BESLENEN ODAKLAR YENİDEN HAREKETE GEÇTİ” “DIŞ KAYNAKLI, İÇ BESLEMELİ TERÖRE KARŞI MİLLET OLARAK TEK YUMRUK OLACAĞIZ” “BASIN KURULUŞLARI TOPLUMU KIŞKIRTAN, GALEYANA GETİREN YORUMLARDAN UZAK DURMALI”
Son günlerde büyük bir hızla artışa geçen terör olaylarına Dağlıca ve Iğdır’dan gelen kara haberlerin eklenmesi, millet olarak yüreğimizi bir kez daha yaktı.
Çözüm süreci, ekonomik büyüme, kalıcı demokrasi gibi ülkenin geleceğini ilgilendiren her önemli hadisenin önü iç gerilim ve terör olayları ile kesilmeye çalışıldığını kaydeden; Bem-Bir-Sen Ordu İl Başkanı Rahmi ÇAKAR, “Türkiye’nin kendi bölgesi de dâhil olmak üzere, dış politikada “lider ülke” konumuna yükselmesi, kanla beslenen odakları yeniden harekete geçirmiştir. Yeni hedef, aslında eski günlere, 90’lı yıllara ülkeyi sürüklemek, etnik köken savaşını yeniden harekete geçirmek ve ülke içinde bir iç savaş çıkartmaktır” dedi.
Rahmi ÇAKAR, şehid cenazeleri ve haberleri sonrasında bazı siyasi parti yetkililerinin şehid çetelesi tuttuğuna dikkat çekerek şunları söyledi:
“Şehid olan askerlerimize Yüce Allah’tan rahmet, acılı ailelerine başsağlığı ve metanet diliyoruz. Bu yavrularımız artık milletin yavrusudur. Bu milletin şanlı tarihinde hepsi birer kahraman olarak yazılmışlardır. Yapılan bu hain saldırılar sadece askerlerimize yönelik değil, tüm milletimize yapılmış bir saldırıdır. Yeniden ülke gündeminin ilk sırasına oturan terör karşısında ülke olarak daha güçlü sesle tepki vererek birlik ve beraberliğimizin daha perçinleştiğini terör destek verenlere gösterme vakti gelmiştir. Türkiye’nin normalleşmesi, yasaklardan arınması, hak ve hürriyetlerine kavuşma çabaları her zaman rahatsızlık vermiştir. İnsanımıza yönelik insanca yaşama, adaletli bir gelir paylaşımına kavuşma çabaları her zaman baltalanmıştır. Bugün artık daha büyük bir süreci yaşıyoruz.
7 Haziran seçimlerinden sonra siyasi kaos çıkartmaya çalışan güçler, 1 Kasım seçimlerine giderken bu sefer Türk-Kürt savaşını tetiklemek istemektedir. Her Kürt vatandaşına PKK’lı olarak görmek ve tepki göstermek ancak bölücü terör örgütü PKK’nın ekmeğine yağ sürdürür. Bizler Millet-i İbrahim’iz. Bu bakış açısıyla sağduyulu hareket etmeliyiz. Kanla beslenen seçilmişler, vermiş oldukları demeçlerle sürekli iç savaş borazanlığı yapmaktadır. Dış kaynaklı, iç beslemeli bu oyunda ne figüranlar bitmekte, ne de taktikler tükenmektedir. Türkiye artık terörle mücadele politikasında bütün tedbirleri kararlı ve net sonuç alacak şekilde uygulamak zorundadır. Yaşanan bu derin acılara karşı tüm kesimler sağduyulu ve birlik, beraberlik içerisinde demokratik tepk
ilerini göstermelidir.
Görevleri haber ve bilgi vermek olan Basın kuruluşlarının da bu konuda çok hassa davranması ve yapacakları haberlerde toplumu kışkırtmayan, galeyana getiren yorumlara mahal vermemesi gerekmektedir. Basın kuruluşları basın meslek etiği çerçevesinde kişi ve kurumları hedef göstermeden objektif yayıncılık yapmalıdır. Düne kadar gezi olaylarında yakıp yıkanları, vandallık yapanları“masum, cici kız” olarak gösterenler, bugün terör olaylarında tepki gösterenleri vandallıkla suçlayanlar büyük bir çelişki içerisindedirler. Herkes şapkasını önüne alarak kime ne hizmet ettiğini bir kez daha sorgulamalıdır. Milletimiz birlik ve bütünlüğünü her zaman sağlayacak, metanetini asla elden bırakmayacaktır. Askeri ve siyasi tüm otoritenin de artık sabırların tükendiğini bilerek, daha etkili projeler ortaya koyması ve ülkenin istikrarına, ekonomik büyümesine katkı sağlaması gerekmektedir.”
