İstanbul
Ankara
İzmir
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Aksaray
Amasya
Antalya
Ardahan
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bartın
Batman
Bayburt
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Düzce
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkâri
Hatay
Iğdır
Isparta
Kahramanmaraş
Karabük
Karaman
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırıkkale
Kırklareli
Kırşehir
Kilis
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Mardin
Mersin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Osmaniye
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Şırnak
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yalova
Yozgat
Zonguldak
  1. Haberler
  2. Genel Haberler
  3. “Özgür Basının Oksijeni, İfade Özgürlüğüdür”

“Özgür Basının Oksijeni, İfade Özgürlüğüdür”

featured
service
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

VİDEO HABER

IMG_4224

Ünye’de, “Ünye’den Dünya’ya AB İle Medya Açılımı” projesi kapsamında “İfade Özgürlüğü, Medya Etiği ve İnsan Hakları” konulu seminer programı düzenlendi. Seminerde konuşan KTÜ İletişim Fakültesi Dekan Yrd. Yrd. Doç. Dr. Yavuz Bayram, “Özgür basının oksijeni, ifade özgürlüğüdür. Bir gazetecinin işini tam anlamıyla yapabilmesi için ifade özgürlüğü çok önemli” dedi.

Sebile Hanım Konağı’nda düzenlenen seminerin moderatörlüğünü; Ünye İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Nedim Dikmen yaparken, seminere konuşmacı olarak katılan Ordu Barosu’ndan Av. Birsen Uçar “İfade Özgürlüğü”, Gazeteci-Yazar Murat Taşkın “İnsan Hakları”, KTÜ İletişim Fakültesi Dekan Yrd. Yrd. Doç. Dr. Yavuz Bayram “İfade Özgürlüğü, Medya Etiği ve İnsan Hakları” konularında katılımcılara bilgi verdi.

“Türk Medyası, Avrupa Medyası’yla Eş Değer”
Seminerin açılış konuşmasını yapan Proje Başkanı Şakir Gürel; “Ünye’den Dünya’ya AB İle Medya Açılımı projesinde amacımız;  Yerel medyayı Avrupa medyasıyla entegre etmek, iyi örnekleri karşılıklı olarak almak ve vermek. Bu kapsamda geçen ay 10 medya çalışanı ile Hollanda’ya gittik. Bir hafta süresince Hollanda medyasını inceledik, oradaki yerel medya ile diyaloglar kurduk. Türk Medya’sının Avrupa Medyası’yla eş değer olduğunu gördük. Türk Medyası’nın sonra başlamasına rağmen çok hızlı geliştiğini fark ettik.  Onlarda Türkiye’ye geldiğinde incelemeleri sonucunda aynı kanıya vardılar.

yunus_emre-21-214x300“İfade Özgürlüğünün Aslı Hem Uluslararası Attığımız İmzalar Hem De Anayasamızdır”
İfade Özgürlüğümü anlatan Ordu Barosu’ndan Av. Birsen Uçar; “Anayasamızın 25. Maddesinde düşünce ve kanaat özgürlüğü konusu açık bir şekilde verilmiş. Hukuk kurallarının da amacı toplumsal düzeni sağlamaktır. İnsan hakları kavramı çok eski bir kavram. Biz de insan hakları sözleşmesine imza atmış bir milletiz. Hakların korunmasında en önemli faktör kamudur. İfade özgürlüğü ülkemizde bir hayli yol almıştır. İfade özgürlüğünün aslı hem uluslararası attığımız imzalar hem de anayasamızdır. İfade özgürlüğü çok geniş bir kavram, bu konuda uzmanların görüşü; “İfade özgürlüğü, toplumun yapısını bozmadığı sürece kısıtlanacak bir özgürlük değildir” yönünde. Düşündüğünüz şeyleri ifade ederken hakaret ediyorsanız ya da bazı sınırları aşıyorsanız özgürlüklerden bahsedemeyiz. İfade özgürlüğü kapsamında bunun toplumsal düzeni bozduğu yerlerin tespiti ise çok ince bir nokta. TC.’nin bütünlüğünü bozmaya çalışıyorsanız bu özgürlük o noktada sınırlanır. Bu anayasal bir suçtur. İfade hürriyeti toprak bütünlüğü, hakaret vb. dışında çok geniş tutulmalıdır” diye konuştu.

“İnsan Haklarından Bahsetmek İçin Önce İnsan Olmak Lazım”
İnsan Hakları konusuna değinen Gazeteci-Yazar Murat Taşkın ise, “İnsan hakları insana yüklenmiş sorumluluklarla bağlantılıdır. İnsanın hayatta değiştireceği birçok şey var, en çok zorlanılanı da inançtır. Aile onu nasıl yetiştirirse insan o yönde şekillenir. Bizim ülkemizde siyasette yalan söylemek meşru hale getirildi. Yalan yasaksa siyasilere de yasak olmalı. Yalanın olduğu yerde insan hakları zedelenir. Yurt dışında dinsiz adam yalan söylemiyor, biz burada dindarlıktan bahsederken siyasiler yalan söyler diyoruz. Biz çocuklarımızı insan olmazsan böyle olur şöyle olur derken onları insanlıktan çıkarıyoruz. Oysaki insan olursan diyerek anlatımda bulunursak daha farklı olacak.  İnsan haklarından bahsetmek için önce insan olmak lazım. Toplumumuza baktığımız zaman cinsiyet ayrımı bu olayı yok sayıyor. Bu tarz yaklaşımlarla insanı yok saymış oluyoruz. İnsanlar dinimizdeki kul hakkını bildikten sonra insan hakkı diye bir olay ortaya çıkmaz zaten. Kul hakkı insani bir mesele. İnsanlara nasıl yaklaşmamız gerektiğini bilirsek bunu çözeriz” diye konuştu.

“Gazeteciler Taraflı Haber Yapmaktan Kaçınmalıdır”
İfade Özgürlüğü, Medya Etiği ve İnsan Hakları” konularında katılımcılara bilgi veren KTÜ İletişim Fakültesi Dekan Yrd. Yrd. Doç. Dr. Yavuz Bayram; “İnsan hakları, insanın doğduğu andan itibaren yaşamak için sahip olduğu hakladır. Demokratik ve yaşanabilir bir toplumdan bahsedebilmek için o toplumda insan hakları ve demokrasi olmalıdır. Bunu zedeleyen durumların başında da basın haklarının engellenmesi gelmektedir. Bir gazetecinin haber verme hakkı engellendiğinde toplumun da bilgilenmesi engellenmiş oluyor.

Özgür basının oksijeni ifade özgürlüğüdür. Bir gazetecinin işini tam anlamıyla yapabilmesi için ifade özgürlüğü çok önemli.  Fakat bazen gazeteciler de yaptıkları haberlerle insan haklarını görmemezlikten gelerek yöneticilerin tarafında duruyor. Medya patronların çoğu ticaretle uğraştıkları için yöneticilerle kötü olmak istemiyor. Çalışanlar vicdanla cüzdan arasında gidip geliyor. Çoğu zaman kazanan patron ve siyasiler oluyor. Oysaki gazeteciler taraflı haber yapmaktan kaçınmalıdır. Çünkü toplu üzerinde basının önemli bir etkisi var” diye konuştu.

“Basın Bazı Etik Kodlara Sahip Olmalı”
Konuşmaların ardından soru-cevap bölümüne geçildi. Katılımcılar, gazetecilerin de yasa ile kurulan bir meslek birliğine ihtiyacı olduğu söyledi. Gazeteciliğin yasal sınırları olan bir meslek olmadığı, internet sitesi kuran kişinin dahi kendisine gazeteci dediği günümüzde gazetecilik mesleğinin yasal güvenceye kavuşturulması ile meslekte yaşanan sorunların asgariye inmesi için ciddi bir adım olacağı vurgulandı.

Bazı basın mensuplarının yanlı haber yaptıklarının da konuşulduğu seminerde; Basının sahip olması gerektiği bazı etik kodlar olduğu bu kodları da benliklerine yerleştirmesi gerektiği belirtilirken, her şeyin yasa ile çözülemeyeceği, basının kamu sorumluluğunu göz ederek haber yapması gerektiği vurgulandı.

 

“Özgür Basının Oksijeni, İfade Özgürlüğüdür”
Yorum Yap

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Asayiş Gazetesi