En kutsal kazanç alın teri ile kazanılan helal kazançtır. 1 Mayıs’ta bu helal kazanç üzerine kurulmuş en önemli gündür.
Bu özel gününüzü kutluyorum. -1 Mayıs’ın, anlamına yakışır bir şekilde dostluk ve dayanışma havasında kutlanmasını dileyerek, başta işçi, memur ve emekçiler olmak üzere bütün milletimizin Emek ve Dayanışma Günü’nü kutluyorum. sağlık, mutluluk ve başarı dileklerimle, en içten sevgi ve saygılarımı sunuyorum…
1 Mayıs; Sesimize ses katma, yüreklerimizi yüreklerimizle birleştirme, emperyalizme ve onun ülkemizdeki işbirlikçilerine daha güçlü karşı durma günü, yoksulluğu, sömürüyü, savaşı, gözyaşını ve acıyı yenmek için, savaşa karşı barışın, kardeşliğin, bir arada yaşamın, adaletin ve dayanışmanın hüküm sürdüğü, kendi yaşamımızı ve geleceğimizi savunmak için, mücadele günü.
Gelişmiş ülkelerin vazgeçilmezi olan STK’ları, Meslek Odaları, Dernekler; Toplumsal örgütlenmeyi destekleyerek katılımcı demokrasinin kökleşmesinde ve insan yaşam standardının yükselmesinde etkin olan sivil toplum kuruluşları birlikteliklerdir.
Teknikerler Birliği olarak; Ülkemizde emeğin kazanılmış haklarına yönelik saldırılara, işsizliğin ulaştığı kitlesel boyutlara, yoksulluğa, kuralsız, güvencesiz, esnek çalışma biçimlerine, adalet duygusunun daha fazla rencide edilmesine, sendikal hak ihlallerine, düşünce ve ifade özgürlüğüne yönelik girişimlere, doğal çevrenin katledilmesine, 2 yıl üniversite teknik eğitim almış olan nitelikli gençlerimizin yok sayılmasına karşı; emek, barış, özgürlük ve demokrasi için 1 Mayıs’ın umut olmasını, baharda yeşeren yapraklar açan çiçekler gibi yüreklerimizde beyinlerimizde birlik olma, birlikte yaşama, kardeşçe barış içerisinde yaşamak adına yeni başlangıçlar olmasını, acıların yerini sevinçlere bırakması dileklerimizle Son derece önemli bir dönemeçte olan Ülkemizde, emeğin, işçinin bayramı, 1 Mayıs’ın anlam ve önemine uygun bir biçimde, bir bayram havasında geçmesi, tüm halkımızın yediden yetmişe, çoluğuyla çocuğuyla katılacağı bir genişlikte ve kapsamda gerçekleştirmesi arzusu içindeyiz.
Değerli kamuoyu;
Meslek Yüksek Okullarında eğitim gören öğrenciler çoğunlukla emekçilerin çocuklarıdır. Bizler üniversite diplomasını alıp sözde çok önemsenen ancak yetki verilmeyen, sahipsiz bırakılan, kendi başımıza kendi imkanlarımız dahilinde ülkemizin gelişmesi büyümesi ve insanlarımızın sağlıklı rahat ve güvenli yaşamaları için inşaat sektöründe, üretim sektöründe, sağlık gıda tarım sektöründe, yaşamın olduğu her alanda hizmet veren, gerek kamu gerek özel kuruluşlarda başarılı üst düzey yöneticilik görevinde bulunan tüm engellemelere, hak gasplarına karşı başarılı işadamları ve yöneticileri olarak var olan 2 yıl Ön lisans Üniversite teknik eğitim almış Teknikerler olarak bizlere, zor şartlarda aldığımız üniversite eğitimimize tüm emeklerimize karşı yapılan hak gaspları haksızlıklar sonucunda mağduriyetlerimiz mesleki eğitime önem veren hükümetimiz TBMM ve YÖK tarafından giderilmelidir.
Ülkemizin kalkınmasında, ekonomimizin büyümesinde, üretim ve verimliliğin artırılmasında, hayat standartlarının yükseltilmesinde, yaşamın her kademesinde görev yapan başarılara imza atan alın teri olan üniversite teknik eğitim almış Teknikerler başta olmak üzere tüm emekçilerimizin alın terlerine saygı duyulmalı ve gereken önem verilmelidir.
Türkiye Teknikerler Birliği; Alevi’sini, Sünni’sini, Kürt’ünü, Laz’ını, Çerkez’ini bir araya getirerek, kardeşçe yaşamasını sağlayan, birlik beraberlik içinde, kimseyi ötekileştirmeden ayrım gözetmeksizin tek yürek olup, Kalbimiz yalnızca Allah korkusu ve imanı ile dolu, bu vatanı düşmanlardan kurtararak bağımsız Türkiye Cumhuriyetini Kuran Mustafa Kemal Atatürk’ün ilke ve devrimlerine bağlı vatanını milletini bayrağını seven, Tüm MYO ları teknikerlerin bir arada olduğu bir meslek topluluğudur.
24 Haziran Erken Genel seçimleri öncesinde; Gelişen büyüyen demokratikleşen ülkemizde gerek sanayiciler gerek siyasiler gerek yerel yönetimler tarafından elinden tutulan sözlerde çok önemsenen ancak gerçekte eli tutulmayan duyulmayan görülmeyen, devletin üniversitelerinde yetişen, uygulamada sahada çalışan ama uyguladığı yaptığı işin altına imzası kabul olmayan yıllardır aldıkları üniversite eğitimi sonrası üretme hizmet etme hakları elinden alınmış mağdur durumda olan TEKNİKER’lerin sorunlarına da çözüm getirilmesini istiyoruz.
Sayın Cumhurbaşkanımızın “Sahipsiz kimsesiz kimse kalmayacak, kimsesizlerin kimsesi olacağız” ifadeleri ile Tekniker arkadaşlarımıza sahip çıkılmasını, teknikerlerin uzattığı eli tutmasını talep ediyoruz.
Kimsenin şüphesi olmasın ki; üniversite teknik eğitim almış, işi mutfağında yetişmiş, pişmiş olan nitelikli Tekniker potansiyelimizi harekete geçirmek, Ülkemizi daha yukarıya taşıyacaktır. Teknikerlerin elinden tutan mahcup olmayacak ve kazanacaktır.
Bugün mezun sayıları 3 milyona varan Teknikerlerin daha da önemlisi aileleri ile birlikte 7 milyona yaklaşmış olan TEKNİKER ailelerinin de önemsenmesini, anayasal hak olan meslek odasının kurulmasına izin verilmesini, Avrupa birliği sürecinde eğitimde eşitlik ilkesi ile 15 MİLYOM MYO mezunlarının Lisans Tamamlamalarındaki engellerin kaldırılmasını, Sağlık, Ziraat, İlahiyat Önlisans mezunlarına tanına lisans tamamlama imkanlarının tüm MYO larına tanınarak adaletsizliğin kaldırılmasına, Kanunla verilmiş Unvan ile Yetki ve sorumluluklarının belirlenerek doğdukları yaşadıkları topluma ülkesine insanlarına hizmet etmeleri, üretime büyümeye katkı bulunma arzularının gerçekleştirilmesini diliyoruz.
Yaşasın emeğin birlik, mücadele, dayanışma günü!
Türkiye Teknikerler Birliği ORDU İl Temsilciliği
İl Başkanı Musa KIRANLI