AB Sivil Düşün Programı tarafından desteklenen “Basın Özgürlüğü ve Karadeniz Çalıştayı”nda medyanın sorunları konuşuldu.

Ünye Gazeteciler Cemiyeti tarafından Ramada Resort by Wyndham otelde düzenlenen çalıştaya Karadeniz Bölgesi’nin çeşitli illerinden basın mensupları ile CHP Eskişehir Milletvekili Gazeteci Utku Çakırözer, CHP Ordu Milletvekili Mustafa Adıgüzel, Siyasi Parti temsilcileri ile STK temsilcileri katıldı.

Basın Mensupları Sorunlarını Dile Getirdi 3 Mayıs Dünya Basın Özgürlüğü günü nedeniyle basın mensupları yaptıkları haberlerle cezai yaptırımla karşı karşıya kaldıklarını ifade ederek bu konuda düzenleme yapılmasını istedi.

Gürel, “Medyanın Yüzde 95’i Hükümet Etkisi Altında”

TİMEF Genel Başkanı Şakir Gürel, “Samsun’dan Rize’ye, Tokat’tan Giresun’a burada bulunan meslektaşlarımıza katılım sağladıkları için teşekkür ediyorum. Ünye’de 4 medya derneği bulunuyor.

Bu medya derneklerinden Ünye Gazeteciler Cemiyeti Başkanı İbrahim Coşkun yaptığı bir haberden dolayı 3 Mayıs Basın Özgürlüğü Günü’nde hapse giriyor. Bu durum tabi ki bir gazeteci olarak üzücü. Bu nedenle ben bundan sonra Ülkemizde bir gazetecinin yaptığı haberden dolayı ceza almamasını diliyorum. Biz Medya STK’ları olarak bu konuyu tüm mercilere taşıyacağız. Dünya genelinde basın özgürlüğü önündeki engellerin ve sorunların tartışıldığı günde Türkiye’nin karnesine bakacak olursak; Son birkaç yıldır bazı endekslerde ‘özgür olmayan’ kategoride yer alan Türkiye, kısa süre öncesine kadar ‘kısmen özgür’ ülkeler arasındaydı.

Sınır Tanımayan Gazeteciler Örgütü’ne (RSF) göre şu an 180 ülke arasında 157. sırada bulunan Türkiye, 2018’deki durumunu ve sıralamasını aynen devam ettiriyor. 2017’deki değerlendirmeye göre 2018’de 4 basamak gerilemiş olan Türkiye, aynı zamanda dünyada en fazla gazetecinin hapiste olduğu ülke olarak kayda geçiyor.” dedi.

Coşkun, “Basın Özgürlüğü Günü’nde Özgürlüğü Tartışıyoruz”

Ünye Gazeteciler Cemiyeti Başkanı İbrahim Coşkun, “26 yıldan bu yana basın camiasındayım. Bu zamana kadar hem şahsım hem işyerim çeşitli saldırılara uğradı. Basın ve demokrasi anlamında ne yazık ki hiçbir yol kat edemedik. 1993 yılından bu yana basın özgürlüğü gününde hala basının özgürlüğünü tartışıyoruz. Temennim bir sonraki yıl basın özgürlüğüyle ilgili hiçbir kurum gündeme gelmesin. Ben 88 gün aranızda yokum. Bu nedenle size de çalışmalarınızda dikkat etmeniz tavsiyesinde bulunuyorum. Böyle bir organizasyonu Ünye’de gerçekleştirme fırsatı sağladığı için Sivil Düşün’e teşekkür ediyorum” dedi.

Ünver, “25 Yılda Hiçbir Şey Değişmedi”

Milliyet Gazetesi Ankara Yazı İşleri Müdürü Ömür Ünver, “Dünya Basın Özgürlüğü Günü’nde bir meslektaşımızın cezaevine girecek olmasını konuşuyor olmamız bile standar bir demokratik ülkede olmaması gereken şeyler ve trajikomik bir durum. 25 yıldır gazetecilik yapıyorum ve o zamandan bu zamana değişen bir şeyin olmadığını görüyoruz. Her darbenin ilk hedefidir gazeteciler. Geçmişte birçok gazeteci tutuklandı, işkence gördü. İnsanlar gazeteci olurken Dünya ile meselesi olduğu için gazeteci olur. Hayata normal bakan bir insan gazeteci olmak istemez. Meslek olarak baktığınızda bazı meslekler çok çalışıp çok kazandırır, bazıları az çalışıp çok kazandırır ancak gazetecilik çok çalışıp az kazandırır. Bunu da Dünya ile derdi olmayan hiç kimse kabul etmez. Ortada bir adaletsizlik olması, insanların sesinin duyulmamasını dert edinenler gazeteci olur. Bu nedenle sesimizi daha fazla duyurmamız gerekiyor” dedi. Milletvekili Çakırözer

“Fikirler Özgürce Tartışılsın”

CHP Eskişehir Milletvekili Utku Çakırözer ise yaptığı konuşmada, “21. yüzyıl Türkiye’sinde bir meslektaşımız cezaevine giriyor. Buradaki toplantıya katılan gazeteciler de onun yalnız olmadığını gösteriyor. O cezaevine girerken asla yalnız değil. Biz dayanışma içindeyiz. Ben de bir meslektaşınız olarak bu dayanışmadan etkilendiğimi belirtmek istiyorum. Türkiye’de de yazdığı yazılardan dolayı hapis cezasına çarptırılan gazeteciler var. Ancak basın özgür olmadığı sürece hiç kimse özgür değildir. Basının özgürlüğü konusunda hep bir arada dayanışma içinde olmalıyız. Gazetecilik asla suç değildir. Düşüncesini, eleştirisini dile getiren gazeteciler bu davranışı nedeniyle ceza almasın. Fikirler özgürce tartışılsın. Her türlü fikir şiddeti ve terörü övmediği, teşvik etmediği sürece bu ülkenin dört bir yanında özgürce konuşulsun, özgürce tartışılsın” dedi.

1-3 Mayıs tarihleri arasında gerçekleştirilen çalıştay toplu fotoğraf çekimi ile sona erdi.