Tüm-İş Konfederasyonuna bağlı Tüm-Büro-Sen Sendikasının  “İstişare ve Bilgilendirme” toplantısı düzenlendi.

Ünye Mehmet Necati Vidinli Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi salonunda gerçekleştirilen toplantıya Tüm-İş Konfederasyonu Genel Başkan Yardımcısı ve Tüm-Büro-Sen Genel Başkanı Halit Önük, Tüm-Genel-İş Sendikası Genel Başkanı Fatih Yıldız, Tüm-İş Konfederasyonu Karadeniz Bölge Başkanı Yusuf Küçük ve Tüm Güven Sen Karadeniz 2. Bölge Başkanı Mustafa Sarıtaş konuşmacı olarak katıldı.

Ünye’de sendika olarak gerçekleştirilen ilk toplantıda Tüm-İş Konfederasyonuna bağlı Tüm-Büro-Sen Sendikasının kuruluş aşaması, şuana kadarki faaliyetleri ve ilerleyen zamanlardaki faaliyetleri aktarıldı.

Düzenlenen “İstişare ve Bilgilendirme” toplantısında yapılan konuşmalar şu şekilde oldu;

Tüm Güven Sen Karadeniz 2. Bölge Başkanı Mustafa Sarıtaş: “Sıkıntılarımızı birlikte çözmek için yola çıktık. Emekçilerin haklarını aramak için buradayız ve sizlerin yanınızdayız.”diye konuştu.

Tüm-İş Konfederasyonu Karadeniz Bölge Başkanı Yusuf Küçük: “Biz bu konuda ben kelimesini hiçbir zaman kullanmadık. Bizler varsak alamayacağımız hiçbir şey yoktur. Bizler Ankara’ya gide gele, sıkıştırarak bir şeyler almaya çalıştık. Bir kadro aldık ancak bu içi boş bir kadrodur. Normalde bizim bu aldığımız kadro 4d değildir. Sayın Cumhurbaşkanımızın bize vermiş olduğu kadro yapılan çalışmalarda 4b idi. Biz bu durumdan dolayı bu yola başvurduk. Bunun için birlikten güç doğar ve biz birlikte olursak alamayacağımız hiçbir şey yoktur diye düşünüyorum.”diye konuştu.

Tüm-Genel-İş Sendikası Genel Başkanı Fatih Yıldız: “Bu sürecin ilk başında haklarımızın bize verilmesi, devletin gerçek işini yaptığımızın devlet tarafından kabul edilmesi ve kadromuzun bize verilmesi konusunda bir mücadele yürütmek için bir dernek oluşturma çabasındaydık. Ben o dönemde Giresun’da Aile Bakanlığı’nın bütün kurumlarında işçi ihalesini alan firma sahibi tarafından düşman ilan edildim. Biz günlerce Giresun meydanında çadır kurduk ve vazgeçmedik. 2011 yılında Ordu’da hızla Türkiye geneline yayılan bir teşkilatlanmanın sonucu olarak 2013 yılında ilk defa tamamen taşeron işçilerin organize ettiği mitingi düzenledik. Bu ciddi bir aşama oldu ve makamlar çok daha dikkatli bir şekilde bizleri takip etti. Peşinden gittiği davaya gerçekten inanmayan çok büyük kalabalıklardansa neyi, neden yaptığını bilen inanan bir avuç insan her zaman sonuca varmaya daha yakındır. Biz yapamazsınız denen bir çok şeyin olduğunu bu süreçte gördük. Biz bazı iş kollarında kendi sendikalarımızı kurmaya başladık ve teşkilatlanma sürecine girdik. Anadolunun değişik yerlerinde, çalışan insanların ortasında konfederasyon çatısı altında hareket ediyoruz.

İzmir’de Bir Hastanede Üyelerimiz Baskı İle İstifa Ettirildi

İçinde yaşadığımız toplumun genel yaklaşımı niteliğe değil, arkanızdaki kalabalığa bakılıyor. Bizlere kaç üyeniz var diye soruluyor. Az üye ile de daha çok iş yapıldığını onlara gösteriyoruz. İzmir’de bir hastanede bizim üyelerimiz toplandı ve idare ile malum sendikaların temsilcileri tarafından istifa etmeleri istendi. 300 civarında üyemiz istifa ettirildi. Bizim arkadaşlarımız bugün baskı ile geri çekildi ancak yarın neyin ne olduğunu öğrendikten sonra bütün baskıları kaldırıp geri döneceklerdir. Biz gücümüzün yettiği son ana kadar sizin yanınızda olacağız.

Sendikalarınızdan İstediğiniz Zaman İstifa Edebilirsiniz

Sendikalanızdan istifa ederseniz önceki almış olduğunuz paraları geri yatırmanız lazım gibi laflara inanmayınız. E-Devlet şifrenizle sendikanızdan istifa edebilir, sonra başka bir sendikaya canınız isterse üye olabilirsiniz. Üyenin istifa etmesini engelleme gibi bir durum söz konusu değildir. Bunu bilin ve sendikalara hiçbir mahkumiyetiniz yoktur.”diye konuştu.

Tüm-İş Konfederasyonu Genel Başkan Yardımcısı ve Tüm-Büro-Sen Genel Başkanı Halit Önük: “İşçi olarak kendi hakkımıza kendimiz sahip çıkmalıyız. İş çıkışlarımız oldu. Belediyeler el değiştirdiği zaman aynı parti olsa bile orada çalışan işçiler işten çıkarılmış. Biz bunu şiddetle kınıyoruz ve biliyoruz ki bu durum yasal değildir. İnşallah mahkeme kararıyla bu arkadaşlarımız işlerine geri dönecektir. Biz bu davaları parasız olarak açacağız. Diğer sendikaların o kadar parası olmasına rağmen işçi davalarını paralı yapıyorlar. Bizler işçi davalarını parasız yapacağız. Adana’nın Ceyhan ilçesinde belediyede 55-60’a yakın işçi işten çıkarıldı ve tamamının davasını ücretsiz olarak yaptık.

Milli Eğitim Çalışanları 2 Ay İşsiz Kalacak

Bizler taşeron olarak çalışırken bir taşeron firmaya ücret veriliyor. Bu durum bu para devletin kasasından çıkıyor ve devlet zarara uğratılıyor. Bizlere kadro verildi diye o para devletin cebinde aldı ve kara geçti. Milli Eğitim çalışanları iki ay işsiz kalacak. 2 ay işsiz kalan bu vatandaşlar evine nasıl ekmek götürecek, çocuklarına nasıl bakacak? Tok olan açın halinden anlamaz. Biz bunu anladık ve  kendi sorunumuzu kendimiz çözeceğiz, bunu sizlerle birlikte yapacağız.  Biz sadece bir sendikanın temelini attık ve herkes taşın altına eline koyacak ve sorunlarımıza çare bulacağız. Sizler yüreğinizi ortaya koydunuz ve buraya geldiniz, davanıza sahip çıktınız. Biz sendikalarımıza üye toplamak için bir yere gitmiyoruz.

Sendikamızı Kurduk ve Örgütlenerek Söz Sahibi Olmak İstiyoruz

Milli Eğitim çalışanları kandırılmıştır. Telefonla aranarak hayırlı olsun kadronuzu aldınız dendi. Sanki onlar geldiler ve kadroyu bize verdiler. Tek yetkili sendika biziz dediler ve gelin bize üye olun dediler. Madem yetkilisiniz bu yetkinizi neden kullanmadınız da bu işçiler 2 ay işsiz kalacak. Bunların her şeyi para olmuştur. Biz sendikamızı kurduk ve para istemiyoruz. Bizim istediğimiz sayımızın artması orgütlenerek Ankara’da söz sahibi olmaktır. Eğer bunu yaparsak istediğimizi alırız. Eğer bunu daha önce yapsaydık şuanda 12 ay üzerinden çalışıyor olurduk. Bizim de sendika olarak bir yere gelebilmek ve bir şeyler yapabilmek için kenetlenmemiz gerekiyor.”diyerek sözlerini tamamladı.

Toplantı yapılan konuşmaların ardından soru-cevap şeklinde devam etti.