ÜNYENETHABER

Asayiş Gazetesi

Ünye’nin Gururu Olmaya Devam Ediyor

Ünye’nin Gururu Olmaya Devam Ediyor
02 Ekim 2015 - 9:11

IMG_1344-1024x707

Ünye’den başlayan ve halen devam etmekte olan bir başarı hikayesini ve bu hikayenin baş aktörünü bu gün gazetemizde konuk etmekten mutlu olduk. Başarı basamaklarını sağlam ve hızla tırmanan Ünye’nin  genç değeri Yavuz Selim Kıran’la sizler için özel röportaj gerçekleştirdik. Yavuz Selim KIRAN’la yaptığımız sohbette  gördük ki, yunus_emre-21-214x300samimi, çalışkan, başarılı ,genç yaşında tecrübeleri ve bir o kadar mütevazi kişiliği ile uzun yıllar ülkesinde ve dünyada isminden çokça söz ettireceğe benziyor. Birçok başarılara ve çalışmalara imza atan hemşerimiz Yavuz Selim Kıran şuan Ak Parti Genel Başkan Yardımcısı Mevlüt Çavuşoğlu’nun Baş Danışmanı olarak  görevini sürdürüyor.

Sayın Yavuz Selim Kıran’la yapmış olduğumuz sohbette merak edilenleri sizler için sorduk, oda tüm samimiyetiyle gazetemize açıklamalarda bulundu. Biz Çakır Medya ailesi olarak şimdiden değerli vaktini bizlere ayıran ve okuyucularımıza konuk olan Yavuz Selim Kıran Bey’e teşekkür eder, başarılar dileriz.

Başarı hikâyenizi bilmek isteyen, sizi merak eden ve model alan çok gencimiz var, onlara kendinizi tanıtır mısınız?

Ben 1985 yılında Ünye’nin Pınarbaşı Köyü Kıran mahallesinde dünyaya geldim. İlkokulu Anafarta İlköğretim okulunda okuduktan sonra Anadolu Lisesini kazanarak, ortaokulu ve lise öğretimimi orada tamamladım. 2003 yılında Anadolu Lisesinden mezun olarak ODTÜ Uluslararası İlişkiler bölümünü kazandım. ODTÜ’de eğitim hayatıma devam ederken Ankara’da olmuş olmanın verdiği bir avantajla, çeşitli staj imkanlarından faydalandım. Sivil Toplum Kuruluşları çalışmalarına katıldım ve faaliyetlerde bulundum. Bu vesileyle Başbakanlıkta da staj yapma fırsatım oldu.

img288Hayatınızın  dönüm noktası ve bu yükselişinizi sağlayan olay nedir?

ODTÜ’de 2. Sınıfta okurken, bir akşam Başbakanlık Dış İşleri Danışmanlığında stajyer arandığını öğrendim ve o ilan üzerine başvurumu yaptım. O gecenin sabahında hemen aranarak stajyerlik başvurumun kabul edildiğini öğrendim. O zamanın İstanbul Milletvekili Egemen Bağış, şimdi ki Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın Dış İlişkiler Danışmanlığını yapıyordu. Daha sonra orada bir aylık staja başladım ve  staj dönemimde Egemen Bey çalışmalarımdan memnun kaldığını dolayısıyla da benimle çalışmaya devam etmek istediğini söyledi. Benim de bu arada üstten aldığım dersler sayesinde okulumu erken bitirme şansım oldu. O günler de aslında iş hayatıma da başlamış oldum.

İlk resmi görevinize nerede başladınız ve Başbakanın konuşma metinlerini yazdığınız söyleniyor doğrumu?

ODTÜ’den mezun olduktan sonra 2008 yılında Başbakanlık Dış İlişkiler Danışmanlığında yaptığım çalışmalar ve Egemen Bey’in vesilesiyle tanıştığım, Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan tarafından, o zamanki siyasi baş danışman şimdi ki Başbakan Yardımcımız Yalçın Akdoğan ile birlikte çalışmaya başladık. Ve ilk resmi görevime Başbakanlık Basın ve Halkla İlişkiler Müşaviri olarak başlamış oldum.

Ardından 2,5 yıl boyunca Sayın Cumhurbaşkanımızın metinlerini yazan ekibin içerisinde yer aldım. Sonra da Egemen Bağış Bey’in Avrupa Birliği Bakanı olarak atanmasıyla birlikte, kendisinin teklifiyle Avrupa Birliği Bakanlık Müşaviri olarak görevlendirildim. Egemen Bey’in görevini kendisinden sonra devam ettiren, şuan ki Ak Parti Genel Başkan Yardımcısı Mevlüt Çavuşoğlu’nun Avrupa Birliği Bakanlığı döneminde birlikte çalıştım. Kendisinin Dış İşleri Bakanı olarak atanmasıyla birlikte son bir yıldır Dış İşleri Bakanı, şuan ki genel başkan yardımcısı Mevlüt Çavuşoğlu’nun baş danışmanı olarak çalışıyorum. Şuan da da kendisinin baş müşaviri olarak görevime devam etmekteyim.

Gelecek vaat eden liderler arasında gösterilmek size ne kattı?

Zaman zaman farklı Sivil Toplum Kuruluşlarıyla çalışmalarımız ve yurt dışı eğitim programlarına katılımımız oldu. Egemen Bağış ile çalıştığım sırada Amerika Dış İşleri Bakanlığının, dünyada gelecek vaat eden liderlere yönelik bir programı vardı. Ben bu program dahilinde Türkiye’den seçilen 20 kişiden biri oldum. Bir ay boyunca Amerika Dış İşleri Bakanlığının oradaki bütün düşünce kuruluşlarının, bütün kültürel programlarının içerisinde yer aldım. Bu eğitimin özünde de liderlik eğitimi vardı ve bundan da faydalandım

Ardında yine Almanya’da gerçekleşen bir liderlik programında  seçilen 30 kişiden biri olurken, Türkiye’den tek seçilen  oldum. Orada da aynı şekilde bir ay boyunca liderlik eğitimi gördüm. Ardında  Harvard Üniversitesinin, Balkanlardan üst düzey siyasetçilerle ve bürokratlarda düzenlediği bir eğitim programına katıldım. Kendi çalışmalarımın ve aldığım eğitimlerin yanı sıra bu tür programlara katılımımın çok faydalarını gördüm.

Ünye bu güne kadar yetiştirdiği değerlerle, siyasette olsun başka alanlarda olsun adından her zaman  söz ettirmiştir. Şuan için vitrinde olan ve  öne çıkardığı başarılı değer olarak siz göze çarpıyorsunuz. Kısaca Ünye’nin sizden beklentileri yüksek bu konu hakkında görüşleriniz nedir?

Kariyer hayatımda ve memlekete hizmeti düşündüğümde ise, siyaset insanlara faydalı olmak bakımında katma değeri çok yüksek bir alan. Çok güzel avantajları olan ve insanlara hizmet etmek noktasında büyük sorumluluklar gerektiren bir görev. Şuanda siyaseti değerlendirme noktasında değilim. Bulunduğum konum itibariyle ve Mevlüt  Çavuşoğlu  ile çalışıyor olmam, büyük bir sorumluluktur ve önceliğim bu yükü omuzlayabilmektir. Hiçbir zaman hayatında kariyer hedefi olan bir insan olmadım. Bence insanların en önemli ve en büyük hedefi işlerini en iyi şekilde yapmak olmalı diye düşünüyorum.

Memleketimiz dışarıdan bakıldığında nasıl görünüyor?

Ordu ve Ünye denince ne düşünüyorsunuz?

Görevim icabı dünyanın çok fazla yerini gezdim. Ordu, değil Ankara’dan, tüm Dünya’dan parlayan bir yıldız olarak görülüyor. Hatta önümüzdeki 15-20 yıl içerisinde Ordu’nun dünyaya damga vuracak bir şehir olacağına inanıyorum. Şuan da zaten Büyükşehir olmasıyla beraber bir vizyon genişlemesi yaşadığı kanaatindeyim. Ordu ciddi bir cazibe merkezi haline geldi.

Hayatımda çoğu şeyden önce Ünye kimliğime önem verdim. Neticesinde Ünye’nin mayasıyla yoğurulmuş bir insanız. Lise hayatım bitene kadar Ünye’den hiç çıkmamıştım. Üniversite eğitimi dolayısıyla ayrılmak zorunda kalsam da aklım daima Ünye’deydi. Ben Ünye’nin zamanla daha iyi yerlere geleceğine inanıyorum. Ünye’de en çok sahilde yürümekten ve dostlarla vakit geçirmekten  zevk alıyorum. Benim için sahilimizde birkaç saat yürüyüş yapmak birkaç hafta tatil yapmaya bedel, o yüzden işlerden fırsat buldukça  Ünye’ye gelmeye çalışıyorum.

Engelli arkadaşlar arasında çok seviliyorsunuz, tabi bunda engelliler için yapmış olduğunuz başarılı çalışmaların etkisi çok büyük, Bakan Mevlüt Çavuşoğlu’nu engelli sporcularla bir araya getirmeniz nasıl oldu?

Sayın Bakanımız Mevlüt Çavuşoğlu’nun Dış İşleri Bakanlığı döneminde, genel merkezin görevlendirmesiyle Giresun’da bir Ramazan programına katıldı. Sayın Mevlüt Çavuşoğlu Giresun’a geldiğinde bizi kırmayarak Ünye’ye de geldi. Ünye’deki engelli okçuları ziyaret ederek, sporcuların kendileri için hazırladığı özel gösteriye katıldı. Çok hoş bir anektod oldu. Engelli okçularımızın talepleri doğrultusunda ihtiyaçlarının giderilerek daha iyi şartlarda spor yapmaları noktasında takipçileri olduk. Bende engelli kardeşlerimizi göstermiş oldukları özveriden dolayı tebrik ediyor ve her zaman yanlarında olduğumuzu belirtiyorum.

Bende aslında basına uzak biri değilim. Üniversite yıllarımda Ünye’mizde bir yerel gazetede köşe yazarlığı yaptım.

Çakır Medya, haberciliğin ve basının engel tanımadığını gösteren çok güzel bir örnek. Çok güzel çalışmalara imza atıyorsunuz. Ünye Net Haber Gazetesine teşekkür ediyorum ve kendilerini takip ettiğimi belirtmek istiyorum. Konuk ettiğiniz için teşekkür ederim.

 

 

Hava durumu
İMSAK-
GÜNEŞ-
ÖĞLE-
İKİNDİ-
AKŞAM-
YATSI-