Melis Sezen ergenlik yıllarını nasıl geçirdi? Hangi zorluklarla yüzleşti ve annesiyle yaşadığı tartışmaların ardından nasıl bir dönüşüm geçirdi? “Hayır” demeyi ne zaman öğrendi? Sadakatsiz dizisindeki Derin karakterinin arkasındaki gerçek Melis Sezen kim? Ergenlik dönemindeki karmaşık duygular sınırları zorlayan ilişkiler ve sonunda gelen özgürleşmeyi anlattı. İşte detaylar…
Son dönemin en dikkat çeken genç oyuncularından Melis Sezen son olarak Sadakatsiz dizisinde canlandırdığı Derin karakteriyle büyük bir çıkış yapmıştı. 27 yaşındaki Sezen dizinin ardından yaptığı samimi açıklamalarla da dikkatleri üzerine çekmeye devam ediyor. Ergenlik dönemine dair içten paylaşımlar yapan Sezen, o yıllarda annesiyle yaşadığı zorluklardan bahsetti. “Liseden sonra anneme çatmalarım bitti” diyen Melis Sezen o dönemde annesiyle sık sık tartıştığını ve bu dönemi atlatmanın ardından onunla çok daha yakın bir ilişki kurduğunu söyledi.
Sadakatsiz Dizisiyle Daha Çok Tanınmaya Başladı
Sadakatsiz’deki Derin karakterine dair de samimi itiraflarda bulunan Sezen, “Derin’e derdim ki kendini sev. Çünkü o Volkan’ı ve daha sonra Asya’yı merkeze koymuştu,” dedi. O dönemde Derin’in kendini başkalarına adadığını ve kendi değerini unutmaya başladığını ifade etti. Sezen kendi hayatında ise ergenlik yıllarındaki zorluklardan öğrenerek hayır demeyi ve sınırlarını koymayı öğrendiğini dile getirdi. “Eskiden hayır diyemezdim, kendimi kullandırtırdım” diyen Melis Sezen bu durumun özellikle lise yıllarında farkına vardığı bir süreç olduğunu belirtti. Lise dönemine geçiş yaparken yaşadığı sınıf değişikliği de ona farklı insanlarla tanışma fırsatı vermiş ve bu, kişisel gelişimini desteklemiş.
Melis Sezen Ergenlik Yılları Nasıl Geçti?
Melis Sezen ergenlik yıllarındaki bu deneyimlerin onun daha güçlü ve net bir birey olmasına yardımcı olduğunu söyledi. “İlk başlarda kendimi herkese kanıtlama çabası içindeydim ancak zamanla ‘hayır’ demeyi öğrenerek, kendimi daha değerli hissettim” diyerek kişisel sınırlarını çizmenin önemine değindi. Özellikle okulda tanıştığı yeni insanlarla sosyal çevresini genişletmesi ona insan ilişkileri konusunda farklı bir bakış açısı kazandırmış. Bu süreçte sınıf arkadaşlarıyla yaşadığı deneyimler de ona hayır diyebilme yetisini kazandırmış.