Ülkenin zenginleşmesi, gelir seviyesinin yükselmesinin daha çok istihdam, daha çok üretim ve daha çok ihracatla mümkün olduğunu düşüncesiyle ilan edilen bugün bireylerden başlayarak toplumun her kesimine bir gelenek biçiminde yansımalıdır. Bunun için herkese görev düşmektedir. Sorun kamu, özel sektör veya fakir, zengin ayrımı yapmadan herkesi ilgilendirmektedir. Zaman tasarruf zamanıdır.

Dünyanın sahip olduğu imkân ve kaynaklar, sınırsız ve kolay ulaşılabilir değildir. Bu nedenle, imkân ve kaynaklardan yararlanırken tasarruflu davranmak, hem maddi, hem de ahlaki bir zorunluluğun gereğidir. Bu konuda üretenlere olduğu kadar, tüketenlere de büyük görevler düşmektedir.

Doğal kaynaklarımızın sınırlı olduğunu düşünebilmek bir bilinçtir. Örneğin; aşırı kullanım olursa su tükenebilir. Sorumsuzca kirletirsek hava bizi zehirleyebilir. Evimizde ihmalimizden dolayı açık bırakılan bir lamba, ihmal ile kapatılmayan musluklar gereksiz tüketime yol açmaktadır. Hâlbuki Hazreti Peygamber ‘bir ırmağın kenarında bile abdest alıyor olsanız suyu tasarruflu kullanın’ buyurmuşlardır.

Fakat ne yazık ki, insanoğlu, bizler ‘sınırsız tüketme hırsına’ sahibizdir.

Bilim ve teknoloji alanlarında sağlanan gelişmelere paralel olarak, imkân ve kaynakların insanların hizmetine daha tasarruflu bir biçimde sunulmasının temel amaç olması gerekmektedir.

“Çalışmadan, yorulmadan, üretmeden rahat yaşamak isteyen milletler, önce haysiyetlerini, sonra hürriyetlerini, daha sonra da istiklal ve istikballerini kaybetmeye mahkûmdurlar.” Mustafa Kemal ATATÜRK’ün anlamlı sözünü hatırlatarak Ünye Fen Adamları Derneği ve Teknikerler Birliği olarak Güzel ülkemizin, tüketen değil üreten, tartışan kavga eden değil, dünya ile yarışan ülke olmasını arzu ediyoruz.

Ülke ve aile ekonomimize katkı için günlük hayatımızda AYDINLATMA, ELEKTRİK, ISINMA, BANKA İŞLEMLERİ, SU HARCARKEN, ALIŞ-VERİŞ YAPARKEN, ULAŞTIRMADA, İLETİŞİMDE, BUZDOLABINDA, ÇAMAŞIR MAKİNALARINDA, BULAŞIK YIKARKEN, YEMEK PİŞİRİRKEN BUNA BENZER ÖRNEKLERİÇOĞALTABİLİRİZ Birçok alanda tasarruf yapmak elimizdedir. Tasarrufu hayatımızın en önemli alışkanlıkları haline getirmeliyiz.

Zaman geçirilmeden, yatırımın ve üretimin önündeki bütün engeller kaldırılmalı, teşvikler arttırılmalıdır. Türkiye’nin yüksek öğrenimli teknik eleman potansiyeli 2 milyon teknikerlere eğitimleri karşılığında görev ve yetki verilmelidir.   

Yılın sadece bir günü değil, her günü tüketim ve kullanım tarzımıza yön verecek bir tasarruf kültürü ve tüketim bilinciyle gerçekten tasarruf yapabiliriz. Bu da ancak, tasarruf kültürü ve bilincini kazanmakla mümkün olacaktır.  Bu duygu ve düşüncelerle, insanlarımızı daha tasarruflu olmaya çağırıyoruz. Her kesin daha güzel yarınlar yaşaması dileğimizle, sevgi ve saygılarımızı sunuyoruz.

Musa KIRANLI

Ünye Fen Adamları Derneği Başkanı

Türkiye Teknikerler Birliği Ordu İl Temsilcisi