ATATÜRKÇÜ DÜŞÜNCE DERNEĞİ FATSA ŞUBESİ
10 ARALIK 2015 İNSAN HAKLARI EVRENSEL BİLDİRGESİNİN KABULÜ
İnsan Hakları Evrensel Bildirgesinin kabulünün 67. yılı nedeniyle Atatürkçü Düşünce Derneği Fatsa Şubesi olarak aşağıdaki duygu ve düşüncelerimizi kamuoyuyla paylaşmayı uygun bulduk.
İnsan Hakları Evrensel Bildirgesi 10 Aralık 1948 günü Birleşmiş Milletler Örgütünün Paris kongresinde kabul edildi. Bu bildirge Birleşmiş Milletler Örgütüne üye olan devletlerce bütün insanlara tanınan vazgeçilemez, devredilemez ve geri alınamaz temel insan haklarını belirten ve bildiren bir bildirgedir. Bu yönüyle 1776 Amerikan ve 1789 Fransız İnsan Hakları Bildirgelerinden , onlardan etkilenmiş olmakla birlikte, daha somut ve gerçekçidir. Bildirge bir giriş bölümü ve otuz maddeden oluşur.
Birinci maddesi bütün insanların hür ve eşit doğduklarını bildirir. İkinci maddesi ise herkesin ırk, renk, cinsiyet, dil, din veya başka hangi nedenle olursa olsun ayırım gözetilmeksizin bildirgede belirtilen haklardan yararlanma haklarına sahip olduklarını belirtir.
Türkiye bildirgeyi 6 Nisan 1949 tarihli ve 9119 sayılı bakanlar kurulu kararı ile benimsedi ve karar 27 Mayıs 1949 günü yürürlüğe girdi.
10 Aralık günü İnsan Hakları Evrensel Bildirgesinin kabul edildiği gün olması nedeniyle 1949 yılından itibaren İnsan Hakları Günü olarak kabul edilmiştir. Ancak daha geniş çaplı ve resmi olarak 1968 yılından sonra Dünya İnsan Hakları Günü adıyla kutlanmaya başlanmıştır.
Bilindiği üzere en temel insan haklarından biri de seçme ve seçilme hakkıdır. Özellikle kadınlar bu konuda olağanüstü bir savaşım vermişlerdir. Türk kadınları ise dünya kadınlarından daha şanslı olmuşlardır. Çünkü bizim Mustafa Kemal Atatürk gibi bir önderimiz vardı. O’nun sayesinde Türk kadınları 5 Aralık 1934 tarihinde seçme ve seçilme hakkı kazandı. 5 Aralık 2015 bu hakkın elde edilişinin 81. yıldönümüydü. Beş gün gecikmeyle de olsa tüm kadınlarımıza kutlu olsun.
Büyük Önderimizin kadınlara ilişkin çok önemli sözlerinden üç örnek vermek istiyoruz. Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK kadınlar hakkında şöyle söylüyor:
“Dünyada her şey kadının eseridir. Dünyada hiçbir milletin kadını: “Ben Anadolu kadınından fazla çalıştım. Milletimi kurtuluşa ve zafere götürmekte Anadolu kadını kadar emek verdim.” diyemez. Bir toplum, bir millet erkek ve kadın denilen iki cins insandan meydana gelir. Mümkün müdür ki, bir toplumun yarısı topraklara zincirlerle bağlı kaldıkça, diğer kısmı göklere yükselebilsin.”
Günümüzde dünyada ve ülkemizde bir çok demokrasi ve insan hakları ihlalleri yaşanmakta, her gün yüzlerce insan terör saldırılarında, savaşlarda acımasızca katledilmektedir. Tüm dünyanın gözleri önünde işlenen bu cinayetlerin hesabı sorulamamaktadır. Diğer yandan son oniki yılda yurdumuzda iş kazalarında ölen çalışan sayısı onüçbinbeşyüz civarındadır.
Ülkemizde kadına yönelik şiddet ise artık olağan gibi görülmeye başlanmıştır. Son oniki yılda ülkemizde işlenen kadın cinayetlerinde yaşamını yitiren kadın sayısı yaklaşık yedibindir. Sadece 2015 yılının ilk onbir ayında öldürülen kadın sayısı 180 civarındadır. Ülkemizde kadınların % 65’i mirastan pay alamamaktadır. Erkeklere oranla kadınlarda işsizlik yüzdesi daha fazladır. Daha bir çok olumsuzluk sayılabilir.Bu nedenle Atatürk Cumhuriyetinin bizlere kazandırdığı hak ve özgürlüklerin değeri çok daha iyi anlaşılmaktadır.
Nitekim yalnızca gördüklerini yazdıkları için, düşüncelerini açıkladıkları için son olarak gazeteciler Can Dündar ve Erdem Gül hapisteler. Tahir Elçi katledildi.
Bu vesileyle; bağımsız, laik ve demokratik bir cumhuriyet kurup bizlere armağan eden Sevgili Ata’mızı bir kere daha şükran, minnet ve rahmetle anıyor, aziz anısı önünde saygıyla eğiliyor, emanetine sahip çıkmak için hepimize büyük görev sorumluluklar düştüğünü ifade ediyor, tüm insanlığın ve ülkemizin barış ve huzur dolu günlere kavuşmasını diliyoruz. Mustafa Kemal ERKEN
Şube Başkanı –Yönetim Kurulu Adına