Sayın genel başkan ne diyor dersiniz.                                                                                                                  

Aylar önce “Recep ağayı başkan yapmayacağız,17/25 in hesabını soracağız” derken, daha birkaç gün önce Konya da yaptığı basın toplantısında ne için evet dediklerini tek tek  anlatmaya çalıştı.                  Bu anayasa değişikliğinin Türkiye için gerekliliğinden bahsetti.   

Acaba referandumdan çıkacak evet sonucu ile, Türkiye’nin eksik olan hangi yapısı tamamlanacak da, daha güçlü bir devlet olacak? 17/25 in hesabını nasıl soracak? Bilmek isteriz, yoksa seçim meydanlarında koz olarak kullandığı, vazgeçmezlerimiz dediği şeylerden vazgeçmiş olabilir mi ?

Peki ama sonucun evet çıkması için neredeyse evet’çilerden bile daha fazla gayret içinde olmasının sebebi nedir? İşin içine çıkarlar ya da korkular mı girdi dersiniz. Umarım öyle değildir, inşallah kendisinin de her defasında dediği gibi Türkiye cumhuriyeti bekası için, gerekli olan değişim budur.

İnşallah diyorum çünkü, başında bulunduğu davanın sevdalılarına, çıkacak en ufacık bir olumsuz sonuç dolayısıyla, başkaları gibi kandırıldık diyebilme lüksü olmayacaktır. Uyarmak isterim , senin ile aynı yolda yürüyen seçmenin,bugün ak dediğine yarın kara dersen başkaları gibi alkış tutmaz.  

 “16 Nisan demokrasinin Sakarya savaşı olacak.” Diyorsunuz.

Biliriz ki Sakarya savaşı geri çekilmenin durduğu saldırının başladığı savaştır.                                           Bu sebeple genel başkana sormak isterim, ne zamandır demokraside geri çekilmekte olan bir ülkeyiz? Referandumdan çıkacak evet sonucu ile nasıl bir demokratikleşme oluşacak ?                      Referandumun yapılabilmesi zaten en büyük demokrasi örneği sayılmaz mı ?

Ve sayın başkan!  Milliyetçi Hareket Partisi sadece çevrenizdeki milletvekili ve teşkilat yöneticilerinden ibaret değildir. Çıkıp televizyonlarda MHP evet diyecek diye haykıranların çoğunluğu, üst makamlarda bulunan kişilerdir. Umarız yarı yolda kalmazsınız. Çünkü henüz seçmenlerinizden gerekli olumlu tepkiyi almış gibi görünmüyorsunuz.                                                                                                                                                      Bu seçimler döneminde en fazla çatlak oluşan partinin Milliyetçi Hareket Partisi olduğunu da unutmamak lazım. Ayrıca evet için birlikte yola çıktığınız insanların, biliyoruz ki bu zamana kadar istediklerini yapabilmek için, işbirliği içine girmedikleri topluluk yok.    

 Siz  onların her isteğine evet diyeceksiniz belki ama, daha referandum olmamışken, hala size ihtiyaçları varken bile milletvekiliniz verdiği evlilik programlarına yönelik önerge, en çok destek görmeniz gereken kişiler tarafından kabul edilmedi.

Demem odur ki bugün sizin için ak diyenler, yarın bunlar kara diye propaganda yaptıklarında pişmanlık duymamak için, dönüşü olmayan yola girmeyin.

                                                                                                                               Osman ÇİÇEK