Ak Parti Ünye Belediye Başkan Aday Adayı Orhan Güler, her akşam saat 18:00’da BRTC ve A52 TV ekranlarından ortak yayınlanan Son Nokta programına katıldı.

Son Nokta’da Moderatör İrfan Çavuşoğlu’nun sorularını yanıtlayan Ünye Belediye Başkan Aday Adayı Orhan Güler programda şu açıklamalara yer verdi;

-Orhan Güler Kimdir?

03.02.1969 Ordu Ünye Yağmurtepe köyü şimdiki ismiyle Hanyanı Mahallesinde doğdum. İlkokulu köyümde Şahinoğlu ilk okulunda okuduktan sonra orta okulu ve liseyi İmam Hatip Lisesi olarak Ünye, Samsun ve tekrar Ünye İmam Hatip lisesinde 1989 yılında bitirdikten sonra yine 1989 yılında Rize’nin Pazar ilçesinde İmam Hatip olarak göreve başladım. 2004 yılında Ordu Çaybaşı Merkez Camii, 2007 yılında Ünye Merkez Büyük Cami ve de 2021 yılı Temmuz ayında Ünye Büyük camiinde 15 yıl görev yaptıktan sonra emekli oldum.

Aynı zamanda emekli oluncaya kadar sendikacılık da yaptım. Rize Pazarda Diyanet Sen ilçe temsilciliği, Ünye de Diyanet Sen ilçe temsilciliği ve Ordu 2 Nolu Şube başkan vekilliği gibi görevlerle sendikacılık yaptım.

Dernekçilik yaptım. 2013 yılında İlim ve Fikir Gönüllüleri Derneğini kurdum ve Ünye’nin gençlerinin yetişmesine öncülük ettim. Hâlâ etmeye devam ediyorum. 2016 yılında Ünye Din görevlileri ve Emekliler Din görevlileri Dernek başkanlığı.

10 yılı aşkın yerel ve ulusal medyada (Çakır medya, A52 Tv, Ünye Net haber, BR Tv) “Orhan Gülerle Dosta doğru” programları yaptım, yapmaya devam ediyorum. Diyanet işleri başkanlığımızın görevlendirmesiyle 3 yıl Almanya da görev yaptım ve Avrupa’nın yapısını gözlemledim. Zaman zaman Avrupa’ya imamlık görevine gitmeye devam ediyorum.

2012 ve 2014 yıllarında Kâbe’yi ziyarete Umreye gittim. Hamdolsun ki hayatım dolu dolu geçti. Biz 3 erkek, 6 kız olmak üzere 9 kardeşiz ve hepimiz Ünye’de ikamet ediyoruz.  Evliyim ve 3 evladım var, 1 kız 2 oğlan. Kızımdan 2 torun sahibiyim hamdolsun. İki üniversite mezunuyum. İlahiyat ön lisans ve İktisat Fakültesi Kamu Yönetimi lisans mezunuyum.

Benim oğlumla beraber kurup işlettiğimiz ahşaptan masa, sandalye, sehpa ayakları üretim atölyemizle istihdam sağlıyoruz.

-Siyaset Nereden Aklınıza Geldi

Siyasete memur olmam hasebiyle doğrudan müdahil olmadım fakat dolaylı olarak hep içinde kaldım. Sayın rahmetli Erbakan hocamızın öncülüğünde Refah partimizin iktidarı için elimizde videolar, o günki şartlarda ev ev gezip dâvâyı anlatmıştık ve de başarmıştık hamdolsun. Ben o zamanlar Rize’nin Pazar ilçesinde görevli olduğumdan sayın Şevki Yılmaz hocamızın gurubundaydım ve hocamıza köylerde sohbet evleri hazırlardık iki arkadaş. Biz Şevki Hocamızın mahkemelerinde Rize meydanındaki caminin avlusunda gençlerle çook sonuç bekledik. O günlere selam olsun. Bu günde AK partimizin misyonu ve vizyonu için gece gündüz durmadan, usanmadan çalışmak için ne gerekiyorsa yapmaya hazırım Rabbimizin izniyle.

Ak parti kurulunca yine Rize Pazarda ilk yönetim kurulunu oluşturan bendim. Daha sonra kayınımın hanımı Eczacı Leyla Veyisoğlu bir kaç dönem Rize il encümenliği yaptı. Ünye’de ağabeyim Necati Güler Rahmetli Erbakan hocamızın her kurduğu partide yönetim kurulunda yer aldı ve Ak Parti’nin kurucularından ve de her yönetimde yer almış biri, kısaca biz geniş aile olarak Ak partiliyiz. Eşim Emine Güler Ak Parti’nin çok eski üyelerinden ve bende emekli olunca Ak Parti’nin üyesi olmuş biriyim.

-Neden Belediye Başkanlığı?

Belediye başkanlığına talip oldum çünkü hizmet yarışında bende olmak istedim. Ünye’mizi gelişen Dünya konjonktüründe bir adım daha ileriye götürmek ve Ünye’mizi Dünyada parmakla gösterilir bir şehir hâline getirmek niyetiyle bu yola çıktım.

-Bir Şehir Nasıl Yönetilir?

Öncelikle bir şehir nasıl yönetilir biliyorum. Nerden biliyorsun diye sorarsanız, yıllarım hep şehir merkezlerinde görevli geçti, yönetenlerin nasıl yönettiğini, yönetilenlerin nasıl yönetilmek istediklerini çok iyi gözlemledim ve hataları, kusurları, kabul gören ve görmeyen hizmetleri bizzat vatandaşların tepkilerini dinleyerek takip ettim. Ne nedir, ne değildir çok iyi biliyorum, gözlem ve analizlerim benim yönetim şeklimde bana çok büyük yol gösterecek rehber olacak.

En büyük tecrübem, insan psikolojisini iyi bilmemdir, çünkü hocalık hayatımda bin bir türlü psikolojiyi idare etmiş ve başarılı olmuş biriyim hamdolsun. Ünye’nin Orhan Hocası olmak kolay değil, hele onu korumak hiç kolay değil.

Biz yönetirken kesinlikle halkımızı kucaklayacağız ve kucaklaştıracağız, nerede bir küskün varsa müftü bey eşliğinde Kaymakam beyinde katılımlarıyla, mülkî amirlerin de katkılarıyla barıştıracağız. Nerede bir garip guraba varsa bizzat gidip sürekli takip ederek ziyaret edeceğiz. Vatandaşımızı sık sık evinde ziyaret edip Ak partimizin misyonunu vizyonumuzu, hedeflerimizi anlatacağız, çünkü biz bunu yapmaya muktediriz ve de geçmişte Refah partimizi iktidara taşırken elimizde videolarla ev ev gezip gece gündüz demeden, bıkmadan, usanmadan çalışarak başardık. Yine aynı azim ve kararlılıkla çalışıp Ak partimizi icraatlarımızla anlatmaya hazırız.

Ünyeyi yönetmek evle iş yeri, veya evle belediye binası arasında gelip gitmekle olmaz. Halkın içine olmak gerekiyor, biz buhalkın çocuklarıyız. Belediye, döner çeşme meyanında, cumhuriyet meydanında 15 temmuz meydanında, hanyanında, erenyurtta, Pelitliyatakta insanlarla dertleşmekle yönetilir, bunu yapacağız.

Halkımızın menfaati neyi gerektiriyorsa o yönde uğraşacağız. Yavi mahallesi, o gün yavi köyü eski büyüklerinden rahmetli Koreli büyü……

– Aktif Siyasete Nasıl Bir Yol İzleyeceksiniz?

En iyi yapmaya çalışacağımız şey, merkezi yönetimle, yerel yönetim arasında sağlam bir köprü olacağız inşl. Yerelde partimizin yönetim kadrolarıyla ve de il yönetimiyle hatta diğer ilçeleri yöneten kadrolarla sık sık istişare yaparak, kardeşlik kenetlenmesiyle şehrimizi yöneteceğiz.

İstişareler sonucunda şehrimizi yöneteceğiz inşl. Ben yaptım oldu mantığını bir tarafa bırakıp, biz yaptık mantığıyla yöneteceğiz.

En büyük projemiz imânımız ile gerek partimize ve gerek halkımıza adanmışlığımızdır.

– Her Gelen Eskiyi Beğenmeyip Yeni Yapıyor

Derdimiz eskiyi yeni ile değişmek değil, yeniyi eskiyle buluşturup sunmak. Eskiyi unutmadan gelişen ve değişen dünya şartlarına ayak uydurmak ve de şehrimizin varlığını üst düzey dizaynla dünyaya hissettirmek, bu da sağlam bir iman, inanış, akıl, istişare ve eylemle olacak inşl.

Nenerede bir eksiklik varsa önce onu halletmek işimiz, bir vatandaşımızın ayağına taş takılıyorsa biz onu vebal kabul ederiz.

Soru; Siz ömrünüzü eğitime adamış birisiniz, ünyeli bunu çok iyi biliyor, sizde zaten bunu gerek büyük camide gerek gençliğe hizmetle ispatlamış birisiniz. Eğitim konusunda daha ne gibi bir katkı sağlayacaksınız?

Modern tüketim kültürünün empoze ettiği bazı düşünce ve eylemleri hakikatle buluşturup insanlara yön vermek hedefimiz. Sadece tüketmeyi bilen ve onun karşılığı olmayan yaşayış şeklinden insanları kurtarmak amacımız.

Sadece tüketmek için var olan, eğlence ve haz kültürünün bir nesnesi haline getirilen insanlar kendilerini farklı alanlarda yetiştirmek gibi bir çabanın içine girmezler, giremezler, bunun için şehrimizde insanlara eğitim verebilecek zeminleri sunmak, insanları şehrimizde dünya kültürüyle, devletlerin ekonomik yapısı ve yaşayışıyla, askeri yapısıyla, yaşam şekilleriyle vs buluşturmak, bir nevi insanlarımızı eğitime tabi tutmak için ne gerekiyorsa yapacağız. Tabi bunu yaparken İnanç odaklı yapacağız. Yozlaşmaya durmuş beyinleri en üst perdeden harekete geçireceğiz. İnsanlarımız daha kendi ülkelerini tanımıyor, dünyayı bulundukları yerden ibaret zannediyorlar. Sosyal medyanın kendilerine sunduğu yalan yanlış haberler kadar dünyadan haberdar bir toplum yapımız var. Tabi herkesi kasdetmiyoruz. Biliyorsunuz, biz gençleri eğitirken sadece bilgi aktarmıyoruz, ülkemizin en önemli tarihi ve turistlik yerlerini bizzat yerinde görmelerini sağlamak için gezilere götürüyoruz, bunlardan bazıları, Burssa, çanakkale, İstanbul, konya, Urfa, bölgemizde Ayder, uzungöl gibi yerler. Ben tek başıma bukadar işi başarıyorken, (tabi halkımızın, esnafımızın desteğiyle yapıyoruz) gençlerin aileleri bize evlatlarını teslim ederken neden ünyeyi yönetimini teslim etmesinler. Tek sorun gönüllerde yer bulmak, ben dernek kurarken esnaf arkadaşlarla kurdum, tüzük imzalanacak, esnaf abimiz tam imza atacak yanındaki arkadaşı, “ neden okumadan imzalıyorsun dediğide, ben hocamın imza attığı her şeye imza atarım” demesi zaten bizim önümüzü açtı gitti. Bu insanlara güvenin, güven verin, yeter.

-Her Partinin Kendine Göre Bir Gidişatı Var, Nasıl Hasret Etmeyi Düşünüyorsunuz?

Biz insanları partimizin hedefleri doğrultusunda yönlendireceğiz. Partimizin siyaset akademisi projesini destekleyen biri olarak bizzat benimde yıllar öncesinden çok istediğim bir proje idi, emeği geçenlerden Rabbim razı olsun.

Partimizin politikaları var, iç tüzüğü var, biz kafamıza göre hareket edemeyiz, Ak partiyi temsil noktasında bir görev bize tevdi edilmişse biz onu partimizin politikaları doğrultusunda hareket ederek yönetiriz. İstişare bizim en önemli yöntemimizdir. Zaten bir partinin genel merkezinden kopuk politika izliyorsanız halkın beş yılını yemiş olursunuz.

Genelde gözlemlediğimiz şu gerçeği harekete geçireceğiz, gerek dini gerek dünyevi yaşayışın yozlaşmaya yüz tutmuş şeklinden insanları çekip çıkarmak istiyoruz.

– Gençler İçin Ne Düşünüyorsunuz?

Ne yaptığını bilen, bir sonraki adımı tahmin eden bir gençlik, topluluk oluşmasını arzu ediyoruz. Zaten gençliğe yol gösterirken, rehberlik ederken bütün dünyayı algılayacak şekilde algı dünyalarını açmaları gerektiğini öğretiyoruz. Benim ilgilendiğim yüzlerce genç nesil bu düşüncelerle donatıldı hamdolsun.

Biz gençlerimizden hisseden, merhamet eden, başkaları için kaygı duyan, özveride bulunan, fedakarlık yapabilen, paylaşan, sosyal dayanışmaya ve etkileşime açık bir gençlik istiyoruz, her gencimiz sayın Cmhur başkanımız gibi dünya lideri olmaya aday olmalı. Biz de bu yönde yönetim şekli ortaya koyacağız. Bunu ortaya koymak bir mücadele ister, bunu yapmak için bütün verileri en üst seviyede kullanacağız.

– Avrupa’nın Medeniyetiyle, Kültürüyle Bizim Medeniyetimiz Uyuşuyor Mu?

Bizim İslam tarihinde yaşanmış bir medeniyetimiz var Rabbimize hamdolsun, bu medeniyeti ortaya çıkaran dinamiklerin ortadan kalkmadığını ama küllendiğini düşünüyorum. Bize bazı şeyleri unutturdular. Uzun bir medeniyet geçmişimizi bir tarafa bıraktırıp tanımadığımız bilmediğimiz bir dünya medeniyetini dayattılar ve bizde bir şey zannedip aldık maalesef.

O medeniyet diye önünüze konulanlar bizi biz yapan değerlerimizi elimizden aldı, şimdi onlar da çıkış yolu aramaktalar, çünkü kontrol edilemeyen bir nesille karşı karşıyalar, ülkelerini savunacak ve katkıda bulunacak gençlikleri yok. Benim Avrupa’daki gözlemlerim bu yönde.

Batı batı diye  diye battık. Batı medeniyetine geçişimiz aydınlar, bilim, düşünce, sanat üzerinden değil doğrudan Avrupa emperyalizmi üzerinden oldu. O geçiş döneminde kendi değerlerimizden, birikimimizden olduk. Tabi zararın neresinden dönersen kârdır hesabı, bizi biz yapan değerlerimize geri dönüş yolunda yönetimimizle en yüksek perdeden uğraş vereceğiz. Gördüğünüz gibi Avrupanın, ABD nin eline bakmayan bir Türkiye, kendi ağır sanayisine yönelen türkiye nasıl dünyada söz sahibi oluyor. Avrupa’ya kültür yayan bir ecdat, Avrupa’dan kültür almaya kalkınca geldiğimiz nokta bu.

-Ünye’nin Geçmişten Gelen Bazı Kültür Faaliyetleri Var, Meselâ Festivaller Gibi Faaliyetlerini Devam Ettirecek Misiniz?

Festivaller olacak elbet. Biz kendi yerel kültür yapımıza göre planlar yapıp halkın tamamının katılabileceği festivaller yapacağız. Mevcut yapılan festivaller halkın “yüzde birine” hitap ettiği için hitap edilen kesim haricinde katılım olmuyor. 150 bin nüfuslu Ünye’de katılım anca “yüzde bir” dir, bu da diğer katılmayan kesimleri üzmektedir.

Ünye tarihin derinliklerinde Kadılar şehri bir yer idi, ne oldu ki bizi biz yapan değerlerimizi yok sayarak yol yürümeye çalışıyoruz. Biz tekrar özümüze dönüp gelişen ve değişen dünyaya kendi o öz kültürümüzden kopmadan ayak uyduracağız inşl, buna da çok ihtiyacımız var.

Sayın İbrahim Kalın beyin de dile getirdiği gibi, “Tarih hiçbir zaman geçmişe ait bir şey değildir. Tarih bugünü anlamak ve yarını inşa etmek için vardır. Rabbimiz de ayeti kerime perde; “ Sana geçmiş kavimlerin, milletlerin durumlarını anlatıyoruz ki ibret al, ümmetine de haber ver buyuruyor”. O yüzden tarih hep yeniden yazılır. Bugün ülkemizin izlediği politika, yaklaşık yüz elli yıllık bir tarihi muhasebenin sonunda ulaştığımız noktadır. Başkalarının bizim adımıza ürettiği kalıpları, kavramları, isimlendirmeleri sıkı bir eleştiri süzgecinden geçirip bir kenara koymalıyız. Bunların yerine neyi ikame edeceğimizi bilmek için ciddi bir emek sarf etmemiz gerektiğinin farkında olmalıyız”. Aynen bu düşüncelere katılıyorum ve Ünye’miz içinde aynı duygularla yönetim şeklimizi ortaya koyacağız.

Soru; Sizce Ünye Nasıl Yönetilmeli?

Biz Ünye’de değişim ve gelişim istiyoruz ve de bunun zamanının çoktan geçtiğini düşünüyoruz. Her şey için hiç bir zaman geç değildir, bunu da biliyoruz.

Ünye’miz için çok özel projelerimiz hazır beklemekte, istenildiğinde bir dosya halinde sunuma hazır.

Ünye’miz Karadeniz ile İç Anadolu’yu bir birine bağlayan önemli konumda olan karayolu ve deniz taşımacılığının tam merkezinde bir konuma sahip. Kafkaslar, Rusya, Ortadoğu, Akdeniz ve devamı ülkeler için tam bir ticaret yolunun üzerinde bağlantı yolu konumunda. Onun için dünya ticaretinde önemli rol oynaması gereken bir yer, fakat yıllardır iyi yönetilemediği için ve de bu gidişatla aynı yönetim şekliyle gidileceği için hep kaybeden şehir olacaktır. Rabbimiz denizi, limanı, İç Anadolu’ya açılan bir kapı konumunu lutfetmiş fakat bir üst akıl çıkıp bu durumu fırsata çevirememiş. Biz bu verileri en üst seviyede fırsata çevireceğiz inşl.

Biz derdi de biliyoruz, dermanı da Allahın izniyle.

Vakit bizim için çok değerli bir kavram olduğu bilinciyle, bir an önce kolları sıvayıp işe koyulmak en büyük vazifemiz.

Gayret bizden, takdir Allah’tan (CC). Yâ Allah Bismillah.”