15 Temmuz 2016 tarihinden itibaren FETÖ/PDY terör örgütü hakkında Ordu ‘da yürütülen soruşturmalar ilişkin yapılan açıklamalar kafaları karıştırdı .
O dönemin Ordu Cumhuriyet Başsavcısı Ahmet Çiçekli mi kamuoyunu yanlış bilgilendirme yaptı ?
Yada ,OHAL komisyonun başında bulunan Vali Seddar Yavuz mu eksik bilgilendiriliyor ?
Tüm bu soruların cevabını aradık.
Ordu Valisi Seddar Yavuz ‘un birkaç gün önce FETÖ/PDY terör örgütüyle ilişkin Ordu’da bugüne kadar yürütülen soruşturmalar kapsamında yapmış olduğu açıklama ile Haziran ayında Ordu Eski Cumhuriyet Başsavcısı Ahmet Çiçekli’nin Feto soruşturması ile ilgili verdiği rakamları karşılaştırdık.
İŞTE AÇIKLANAN RAKAMLAR
29 Ekim 2017 tarihinde Ordu Valisi Seddar Yavuz’un açıklaması;
”FETÖ terör örgütüne ilişkin Ordu’da bugüne kadar 1.325’i kamu görevlisi, 804’ü sivil vatandaş olmak üzere toplam 2.129 kişiye işlem yapılmıştır.”
12 Haziran 2017 tarihinde Ordu Cumhuriyet Başsavcısı Ahmet Çiçekli’nin açıklaması;
”Ordu’da FETÖ/PDY soruşturması kapsamında 3 bin 322 şüpheli hakkında işlem yapılmıştır.”
OHAL komisyonunun başında bulunan Vali Seddar Yavuz’un FETÖ/PDY Terör örgütü soruşturması hakkında verdiği rakamlar ile soruşturmaya yürüten eski Cumhuriyet Başsavcısı Ahmet Çiçekli’nin kamuoyu ile paylaştığı rakamlar arasında ki uçurum kamuoyunun dikkatinde kaçmadı.
5 AYDA DÜŞÜŞ VAR
12 Haziran 2017 tarihinde Ordu Cumhuriyet Başsavcısı Ahmet Çiçekli’nin basın açıklamasını yaptığı tarihten ,
29 Ekim 2017 tarihinde Ordu Valisi Seddar Yavuz’un yapmış olduğu basın açıklamasının arasından geçen yaklaşık 5 aylık zaman dilimde ;
FETÖ/PDY ile mücadelede artış olacağına azalma nasıl oldu anlaşılır gibi değil.
Haziranda 3.322 kişi hakkında işlem yapılırken,bugüne kadar işlem yapılan kişi sayısı Ekim ayı itibari ile nasıl oluyor da 2,129 kişi olarak açıklanıyor ?
5 aylık zaman diliminde soruşturma kapsamında ki 1,193 kişi nereye gitti?
Haziran ayından bugüne kadar FETÖ/PDY soruşturmalarının devam ettiğini düşünürsek,soruşturma dosyalarında ve haklarında işlem yapılan kişi sayışını artması gerekmiyor mu ?
OHAL Komisyonunun başında ki Vali Yavuz’un bilgilerini doğru kabul edersek ,dönemin Başsavcısı niçin soruşturma dosyalarında yüksek rakam açıklama yapma gereği duydu?
Veya dönemin Başsavcısı Çiçekli’nin soruşturmalar kapsamındaki basın açıklamaları doğru ise ,farklı bilgilendirme yapan Vali Yavuz ile soruşturmayı yürüten savcılık arasında kopukluk mu var ?
OHAL komisyonun başında bulunan Vali ile soruşturmayı yürüten eski Başsavcı arasındaki farklı açıklamaları ve
FETÖ/PDY terör örgütü soruşturmalarında ki açıklanan rakamları da göz önüne alırsak ,
akıllara KİME İNANALIM sorusu gündeme geliyor…